Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. la rochefaucauld

Web Zaman Damgası



"İç Kanama" isimli şiir 29.8.2019 10:30:04 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında
Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir.
Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.


Şiiri Görmek İçin Tıklayın

İç Kanama
12.3.2018 16:39:39
Kapı eşiğine saklanmış o meşin muskalar iyi bilir
Cehennem kaçkını iblisler beni uzaktan bile tanır


Ben ki;
Kafa tutardım şeytanın şerrine,
O lanetli fal taşlarını kırardım
Papaz büyülerini felç ederdim tekbir ile
Çingene beddualarına şerbetliydim
Sahtekar medyumların kristal kürelerini yumruğumla parçalardım


Bir senin yamaçlarında tökezledi atım
Bir senin güzelliğine işlemedi pusatım


Ne yaptım sa o efsunlu bakışlarına direnemedim
Güzelliğinin celladına gönüllü teslim oldum
Kör bıçakla kesildim
Gög ekin gibi biçildim
Seni gördüm…
İsmail gibi kurban seçildim


Bir sana çözüldü kalbimin buzulu
Bu yüzdendir avuçlarında erimişliğim


En çok gözlerine inandım
Gittiğinde değil, gözlerini kaçırdığında başladı gurbetim
Beni bir başkasıyla kıyasladığında,
Sevdamı paslı terazilerde tarttığında
İşte orada, tam orada...
Koptu kıyametim
Sen bir taş gibi sustuğunda, başladı iç kanama


Azrail’in ayak sesini dinledim
Bombalanmış şehirler gibi inledim
Vazgeçmenin kuzgunları üşüştü başıma
Sen sustukça, pişmanlığın zehri yürüdü damarlarıma
Çivileme daldım şüphe denilen o kirli denize
Lime lime doğradı beni meddücezirler
Can havli ile uzattım ellerimi
Tutmadın...
Kendimle dövüşe dövüşe, kan revan geldim kapına
Açmadın...


Bin yıldır aradığım hep sendin oysa
Kadim denizlerde define arayan bıçkın serüvenciler gibi izini sürmüş
Daha sen doğmadan sana şiirler yazmıştım
Ayağımda manda derisi bir çarık, elimde ceviz ağacından bir asa
Çöl artığı şehirlerde seni aramıştım


Şimdi; ne ben kuyulara düşecek Yusuf’um
Ne sen yollarımı bekleyecek Züleyha


Öyle bir savurdun ki...
Acının alıcı kuşları tırnak vurdu gövdeme
Upuzun bir erteleme oldu aşk
Ne çağırdım seni, ne uğurladım
Seni kaybettim, kendimi bulamadım
Bağırdım…
Bağırdım…
Duyuramadım




© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL