12.3.2018 20:55:31
[ italik ][ italik ]şiir yazan kadınları sevmeyin
kaleminizi kırar
canınız yanar[ /italik ]
[ /italik ]
tırnaklarını yiyor sarışın bir sonbahar
soluk benizli bir eylül vasiyetini yazdırıyor
göçmen kuşlara
havada zift gibi ayrılık kokusu
senaryosu bilinen bir film gibi her şey olması gerektiği gibi oluyor
kadrajda bir masa
masada sigaran çakmağın ve iki soğuk çay
birazdan kopacak fırtınayı biliyor o yaşlı garson
sessizlik bir ceset gibi uzanmış yatıyor aramızda
kırgın bir şiir gibi uçuşurken saçların
önce doğum gününde aldığım kül rengi fuları bağlıyorsun o zarif boynuna
sonra kül tablasında hırsla eziyorsun sigaranı
[ italik ]“vedaları sevmem”[ /italik ] diyorsun usulca
telaşlı bir yolcu gibi hızla kalkıyorsun masadan
birden ağır yaralı bir şarkı dökülüyor müzik kutusundan
dudaklarımdan bir inilti gibi derin bir ahh çıkıyor
sanki pençe atıyor göğsüme vahşi kuşlar
tarifi imkansız bir acı çapraz ateşte yağıyor üstüme
balistikte belirleniyor
sana ait göğsümden çıkan kurşunlar
gidiyorsun...
kalman için binlerce neden varken
gitmek için bir sebep buluyorsun
yokluğunu dikenli tel gibi sarıp göğsüme
bir yıldız gibi kayıyorsun gözlerimden
yaralı bir köpek bırakıp beni
bir vebalıdan kaçar gibi kaçıyorsun
gidiyorsun…
yazılacak bütün şiirler yazıldı
konuşulacak hiçbir şey kalmadı dercesine
gidiyorsun işte...
denize küsmüş martılar gibi sessizce
hadi git
git ki
beynimde çatırdayıp durmasın bu sonu olmayan heyula
kallavi ağaçlar gibi devril eyim boylu boyunca
ya sen içimde öl
ya ben öleyim kollarında
yada kulaklarımda çınlayıp durmasın
adımla okunan
bu sonsuz salâ