30.3.2018 00:14:32
Kızgınım bu sabah
kızsal kaygılarıma
giderek azalan ama bitmeyen aptallığıma
'kız' kelimesinin kökünün çift anlamına...
Güçlü olmalı kadın
öyle olmalı böyle olmalı
salıncakta sallanır mı mesela?
hoplayabilir mi sokaklarda?
ip atlayıp top oynayabilir mi?
çimlerde yuvarlanabilir mi ?
ideal midir böylesi?
sokakta hanım
mutfakta ahçı
salonda saksı
balkonda askı...
Salıncakta salanıyorsan hala
beyninle geleceğe ışık tutacak kadar olgunsan
yüreğin genç bir kız gibi sancılanıyorsa
geçmişini seviyorsan herşeye rağmen
ve bugünü kucaklamaya hevesliysen
acısıyla tatlısıyla...
neden sadece çocuklar için yapmışlar ki parkları?
depresyonlar üstüyse gözyaşların
yalnızlığınla eğlenebiliyorsan
bir kitabın sayfalarında kayboluyorsan dünyadan
sokaklarda şarkı söyleyebiliyorsan
O'nun gözlerine bakarak
etraftakilere hiç aldırmadan dans edebiliyorsan O'nunla...
öpücükler kondurabiliyorsan uyduruk-ayak üstü şiirlerine
yıllar sonra bile heyecanla geçiyorsan o kaldırımlardan...
Ve korkmuyorsan hata yapmaktan
her defasında yeniden tutunuyorsan hayata
çağırmak için son nefes bağırabiliyorsan inatla
gelmeyen iyi şeyleri
hiç bıkmadan...
kötülüğe karşı takınıyorsan en büyük kinini
en güzel makyajın gülüşünse
en büyük hediyen önemsemekse
ve meydan okuyorsan yaşadıkça zamana...
Salıncağın keyfini çıkar
sallandıkça hayatın bir ileri bir geri
sımsıkı tut elinden çocukluğunun
sakın bırakma
sakın bırakma...
Alfabenin ilk harfiyle başlayan o sözcük
uyandırıyor beni yine bu sabah
aynı sancılarla, kaygı durum bozukluğu üstü
kalkıp zorluyorum kendimi
işler güçler, yapılması gerekenler
yeni günden beklenenler
hazır değilim, hazır değilim
Diğerleriyle aynı bir güne...
"O" nedenle uyuşuk ellerim
yarı kapalı gözlerim
anne karnı pozisyonu bekleyişlerim...
biraz daha ne olur, biraz daha...
uykunun sonsuzluğunda kalayım...
Ya da yine
adres sormayan bir kurşun gelsin...
Ben böyle öleceğim,
böyle aşkla!