İyilik, iyilikten, kötülük de kötülükten doğar. buda
Filozof Sosyolog
Filozof Sosyolog
@filozofsosyolog
1 saat
Yazıyla Başlayan, Sesle Derinleşen İlişkilerde Görüntü Eksikliği ve Duyusal Tamamlanmamışlık
İleti
Değerli okurlar, mutlaka sizlerin de başına gelmiştir. Bir sosyal medya platformunda biriyle ya da birileriyle tanışmışsınızdır. Yazışmalar başlar, zamanla derinleşir; ortak bir dil, bir tanışıklık ve hatta bir yakınlık oluşur. Ancak tanıştığınız kişi, yıllar geçse de size kendi fotoğrafını göstermemiştir.
Bunun ardında pek çok gerekçe olabilir: Evli olması, kamu personeli olması, görünür olmaktan kaçınması, gizemli kalmayı tercih etmesi ya da adını koyamadığımız bir korku ve güvensizlik. Sebep her ne olursa olsun, kesin olan şudur ki bu tutum bireysel bir istisna olmaktan çıkmış, dijital ilişkilerde giderek yaygınlaşan bir pratiğe dönüşmüştür.

İşte tam da bu noktada durup düşünmek ve sorgulamak istedim; neden insanlar dijital ilişkilerde görünür olmaktan bu kadar kaçınır hâle geldi? Bu tercihin yalnızca bireysel değil; aynı zamanda toplumsal, psikolojik ve kültürel hangi arka planları vardır? Aşağıda, bu sorulara dair sosyolojik bakış açımdan bazı değerlendirmeleri sizlerle paylaşmak istiyorum.
Keyifli okumalar.

Bireysel gibi görünen bu deneyim, aslında dijital çağın ilişkilerinde giderek belirginleşen daha geniş ve yapısal bir soruna işaret etmektedir.

Dijital ilişkilerde temas çoğu zaman yazıyla başlar; zaman içinde ortak bir dil, tanışıklık ve duygusal bir bağ inşa edilir. Ardından bu ilişkiye ses eklenir ve bağ daha canlı, daha gerçek bir hâl alır. Ancak görüntünün bilinçli ya da bilinçsiz biçimde devreye girmemesi, ilişkinin duyusal bütünlüğünü bozar. Ses vardır, yakınlık vardır; fakat görme yoktur. Bu eksiklik, bireyi yeni bir yabancılık hâline sürükler. Sağırlığın geçmesi, fakat görmenin hâlâ mümkün olmaması gibidir bu durum. İlişki ilerler, fakat tamamlanamaz; kişi kendini kör hisseder.

Modern toplumda görme, yalnızca bir duyu değil; aynı zamanda güvenin, tanımanın ve bedenin teyidinin temel araçlarından biridir. Görüntünün yokluğu ilişkiyi patolojik kılmaz; ancak onu eksik ve askıda bırakır. Bu nedenle burada sorun bireyin kendisinde değil, dijital ilişkilerin duyusal olarak parçalı ilerleyen yapısındadır.

İnsan, modern toplumda bir başkasını gerçekten “tanıdığını” hissedebilmek için yalnızca sözlere değil, bedensel ipuçlarına da ihtiyaç duyar. Görme duyusu; güvenin ve gerçeklik algısının en güçlü dayanaklarından biridir. Yüz, mimik ve beden dili, yazı ve sesle kurulan anlamı tamamlar. Bu yüzden görüntünün sistematik biçimde eksik bırakıldığı dijital ilişkiler, bireyde bilinçdışı bir gerilim üretir. İlişki ilerler, bağ güçlenir; ancak duyusal bütünlük sağlanamadığı için zihin sürekli olarak eksik olanı telafi etmeye çalışır. Bu durum patolojik değil; modern öznenin tamamlanma ihtiyacının doğal bir sonucudur.

İlişkilerde güven, yalnızca kelimelerin akışıyla ya da sesin tanıdıklığıyla kurulmaz. Güven, aynı zamanda görünür olmayı kabul etmeyi gerektirir. Görülmek; bedeniyle, yüzüyle ve varlığıyla ortaya çıkmayı göze almaktır. Yazı ve ses ilişkiyi başlatır ve derinleştirir; ancak görüntü olmadan bu bağ eksik kalır. Çünkü modern birey için görmek, gerçeğin ve samimiyetin en güçlü teyididir. Bu nedenle görünmekten kaçınan bir özne, istemeden de olsa mesafe üretir.

Sonuç olarak güven, konuşmanın sürekliliğiyle değil; karşılıklı olarak görünür olmayı göze alan bir cesaretle inşa edilir.


Haberton.com


daha fazla
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL