0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1419
Okunma
YİNE EFKÂR BASTI ZİRVENİM KARI
Ele: bidâyetten nihâyetine
Yazmak için kalem aldır birtanem
Âdemi mevcûdat rivâyetine
Sayfalara nazar kıldır birtanem
Nasıl ihmâl etti canözüm canı?
Âşkımız Allâh’tan cennet sultanı
Bizizdir bizdeki bizim organı
Cenneti alâda oldur bir tanem
Yine eskârlandım zirvenim karım
Sanki zemherire döndü baharım
Gözlerime nursun sultan nehârım
İdrîs iken şemste öldür birtanem
Âlemi ervâhta kevni mekânda
Kâlbime ruhumun düştüğü anda
Huriler, melekler yüce divânda
Cevâhirden köşke daldır birtanem
Firdevsi alâda şeydâ bübülüm
Şakıdıkça açan gonca gülünüm
Huriler ihtirâmdayken sevgülüm
Melekler cemine gelgir birtanem
Bulutların üzerinde el ele
Arzı hâli arzederken incele
Yerle yeksan oldu homo hergele
Kader defterinden sildir birtanem
Silinen duygular, hisler dumura
Uğrayınca bölendiler çamura
Rehber-i hikmettir inci, ömüre
Yakan âşktan kalan küldür birtanem
Sıratı müstakimden saptığında
Tağutunu kendisi yaptığında
Hevâi hevesine taptığında
Malûm-u liyâkat seldir birtanem
Büyük dâvâların dâvâcısıda
Hem ustası hemi sıvacısıda
Büyük olur büyük duâcısıda
Seherdeki huşû yeldir birtanem
Bizi bizim ile koçakladılar
Sanki: sarmalayıp kucakladılar
Hasret ejderini bıçakladılar
Kederin satırıyla dildir birtanem
Yedi yorgan diken bir tek fistandan
Acı kelek devşiriyor bostandan
Elem caddesiyle kederistandan
Menzil-i rahmete yoldur birtanem
Yola tevcih edip yedi dervişan
Dediler: sizindir ilâhi nişân
Sonsuz bir muhabbet ulvî nûruşan
Âşkı muhabbeti hâldir birtanem
Yükselince semâvâtın kapısı
Bismillâh dedik açıldı hepisi
Dehrde semâvâtın yıldızlar süsü
Olmasa leyl, nehar çöldür birtanem
Sen ben girdabının arasatında
Seyrettik semânın yedi katında
İLÂHE-İSLÂMİ saltanatında
Âşkın hazzı ile soldur birtanem
Çiçekler içinde mormenevşemsin
Her ahvâlde şartta müzeyyen şensin
Fenâ fî can oldum bendeki sensin
Can cana rûh olup kaldır birtanem
Halkeden Halîktan bengüzârımsın
Herşeyim bülbülüm can ruhsarımsın
Bizi biz eyleyen özüm, yarımsın
Sadefine mercan doldur birtanem
Beşerdir “GALÛ”ya “BEL” diyenler
Nisyân gömleğini anda giyenler
Ki hevâi hevesine uyanı
Gaflet deryâsında buldur birtanem
Sırtında masiyet yükü vardır bil
Olacak Adb çünki; Peygamber değil
Lügât-ı günâhtan Nebî’leri sil
Hammalı günâhkâr kuldur birtanem
Bile bile elleriyle değdiği
Ateştir, yakınca başı eğdiği
Tağutudur hevâsının yeğdiği
İster sen gülmekten çıldır birtanem
Gönül gülzârında inciler için
Beytullahın donu zenciler için
Gönülde muzdarip sancılar için
Selâmet kapısı çaldır birtanem
Gafleti atarak istiğfar edip
Habîbi zişânın peşinden gidip
Süfyânı, nemrudu, firavnı, tedip
Edince kulluğu bildir birtanem
Âşkın yaşı olmaz, yazılan kader
Ölmeden mutlaka tecelli eder
Hasretliğin hicranından mükedder
Olunca aşılmaz beldir birtanem
Zerdüşün kendine alem yaptığı
Sarı, yeşil, kırmızı renk taptığı
Sarık sarıp mamûrları yıktığı
Ebû DÜCÂNE’de (r.a) şaldır birtanem
Boyununa yular yapıp taktığı
Kâfîri mü’mine arkalattığı
Vurup şafaklarını kararttığı
Dînivar gardaşa bal’dır birtanem
Senaryoyu yazanların verdiği
Herzelerdi alem diye gerdiği
İstenenin verildiğin gördüğü
Zaman itirazı rôldür birtanem
Verilipte, kapatılan gediği
Hattâ istemeği de bilmediği
Meclisimde düşmanınım dediği
Dilini çekmemek züldür birtanem
Gayri sahih nesepsizler, ayıbtır
Arz-ı Mev’ud hırıltılı teyiptir
Silleyi beynine vuran, Tayyiptir
Koparıp attığı pildir birtanem
Bellidir moskofa neden gittiği
Yoldaşı potine top ellettiği
I’yan: ebûceddini bellettiği
Bunlar nûmûnelik maldır birtanem
Yüz yıl önce ceddi; vatanı satan
Tuhaf: semirdiği mukaddes vatan
Yediği ekmeğe karşı havlatan
Kâfirin verdiği yaldır birtanem
Dişsiz yivsiz setsiz göz çark ettiği
Putinin bu potindir fark ettiği
Attan düşmüşü, gecer zannettiği
Çivisi tutmayan naldır birtanem
Haham babaları sevip saydığı
Çıktığı hanala onun koyduğu
Veledim demekten korkup caydığı
Hergelenden süzme döldür birtanem
Civciv çıkar diye ayıp baydığı
Yahûdinin altlarını oyduğu
Oyduğu çukura seçip koyduğu
Bozulup cılk olmuş fôldur birtanem
Çıkıyorda; metaı yok, pazara
Yok ya bir müşteri çıksa kazara
Anasını bile satar sezara
Velâkin geçmeyen puldur birtanem
Vatikandan projeler, plânlar
Hınzırlara takılıyor kolanlar
Hakîkâti ahmak öküzler anlar
Bunlar çoraklaşmış kildir birtanem
Ne derece doğru bilemiyorum
Düşmana mülâyim olamıyorum
Pazar ayînıne gelemiyorum
Bu meclise mekân sal’dır birtanem
Üç kıt’aya yedi deniz ekledim
Düşmanlara hami olup bekledim
Bin dörtyüz doksan beş sene tekledim
İki şerir, göze tüldür birtanem
Hükümvarken amû deryâ her kıt’a
Cennette yaşadılar fil hakîkâ
Hain iki hain yahudiden inkîta
Başladığı meşûm yıldır birtanem
Altıyüz yirmi bir seneden beri
Tatbik ettikleri projeleri
Tırnak kadar koydu o kadar yeri
Buda selden kalan mildir birtanem
Bin beşyüz senelik köklü çınarın
Gövdesinden âşk fışkıran pınarın
Suyun içen düşmanı dost sanarın
Oğul köle, karı duldur birtanem
Ebû süfyân ölmedi ki: cehil de
Ebû leheb her beldede her ilde
Havada, kara, deryâlarda sahilde
Her yerler lâbeleb fûldur birtanem
Kıpti ya firavun emiri verir
Ermeni zerdüştler dizgini sürür
Nemrudu fincânın içinde görür
Baktığı şeytani faldır birtanem
Babasına düşmanlıkta harikâ
Ermenistan; seyrettiği tarîkâ
Kimliğine âlameti farikâ
Üstündeki şia çuldur birtanem
Bunları besleyen domuz sürüsü
Düzensizdir ilerisi gerisi
Bu afiller, Şah İsmail çerisi
Hem fodul hemide keldir birtanem
Hikmeti zekât otuz gün senede
Müslümanken yüz ekşitir genede
Hâlbu ki: kulları cehennem’ede
Cennete de katan el’dir birtanem
Esrârına vakıf basarla bakan
Sensin günde beş kez miraca çıkan
Cenneti alâdan dünyâya akan
İki nehir: biri Nil’dir birtanem
Kesmek için kılıncını bileyen
Pohpohlamak için herzeyi yiyen
Kul’a; sen ağasın, yiğitsin diyen
Bet yabani hoyrat éldir birtanem
Karada en büyük fil’i yaratmış
En küçüğü ondan alâ varetmiş
Üstelik kanadı kisbi kâr etmiş
Pire; ondan büyük fildir birtanem
Düşünce de mezbelede göleğe
El kaldırır Yaratandan dileğe
Üçyüz seksen dört hafazan meleğe
Kulun her ameli teldir birtanem
Hayali korkunun adına yılan
Denilmiş, yok öyle güzeli olan
İnandıracağı altın tavusu bulan
Mel’ûnun beynini deldir birtanem
Ömrü; tasadduk uzatır, biliyor
Cimri dâîmâ aç doymuyor, yiyor
Veren el alandan üstün bilmiyor
Lokmayı mağdûra böldür birtanem
Namahremden içtinâbtır erkeklik
Zannetsinler İSLÂMİ’de ürkeklik
Eşini çağıran kınalı keklik
Sürmeli rengârenk çildir birtanem
Settâr-ı Rezzâk’a şükür eyleyen
ÂŞk-ı İlâhi’yi fikir eyleyen
Cennet gülzârımda zikir eyleyen
Bülbülsün: İSLÂMİ’n güldür birtanem