Döneceğiz bekaya gün gelip aslımıza
Emmareyi taşlara çaldım da geldim şeyh’im 
Gönülden selam olsun ümmeti neslimize 
Ben kendimi kendim de buldum da geldim şeyh’im 
Nasıl geldin diyorsan öldüm de geldim şeyh’im 

Pınarlarmı kurudu susuz yanmış testiler 
Yandığımı görünce gelsin demiş ustalar 
Zikir çeker dolaşır benim gibi hastalar 
İmanın râhlesinde soldum da geldim şeyh’im 
Nasıl geldin diyorsan öldümde geldim şeyh’im

Erenler dergahına postu sermeye geldim
Arı olup kavondan ballar vermeye geldim 
Desdur alıp kapıdan gönle  girmeye geldim 
Canımı pare pare böldüm de geldim şeyh’im 
Nasıl geldin diyorsan öldüm de geldim şeyh’im 

Kullardan etnâ kulu sordum ermiş diyorlar 
Önünde diz çökene abdal derviş diyorlar 
İsteyene bin tövbe şükür vermiş diyorlar 
Kendimi metanete  saldım da geldim şeyh’im 
Nasıl geldin diyorsan öldüm de geldim şeyh’im 

Sordum ki ölüm nedir dedi dünyadan göçtür 
Bunu anlatmasıda insan oğluna güçtür 
İmanın şartı altı bak gûslün farzı üçtür
Tövbeyi huzuruna  aldım da geldim şeyh’im 
Nasıl geldin diyorsan  öldüm de geldim şeyh’im 

Damla damla düşerde  bahriler derya olur 
Bakırı bakırcalar cevheri zarraf bilir 
Aşk kadimdir arayan ebed ezeli bulur 
Bahşettiği sultanı bildim de geldim şeyh’im 
Nasıl geldin diyorsan öldüm de geldim şeyh’im



HARUN YILDIRIM