24
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1949
Okunma

Gökte asılı dolunay
Yıldızlar ne de çok bu gece
Ay ışığı mavilerde yangın
Ilgıt esti rüzgar
Şırıl şırıl dalgaların sesi
"Hadi gel" der gibi
Çağırdılar beni
Deniz ve gece
Sessizlikte ruhum dinlendi
Yoklukta varlık benimkisi
Mor dağlar yürüdü denize
Göz kırptı deniz feneri
Gün doğumunu bekledim
Tan kızıllığında maviye aydı karalar
Balıkçılara seslendim;
"rastgele"
Denizde taş sektirdim
Martılara ekmek attım
Mavilere vurduk
Sarıldık dalgalara
Yalnızlığımın tesellisi / deniz
Yine garip / yürüdüm sahilde
Ağların yanında duruyordu Miço
Deniz kokan siyah gocuğu
Yün şapkası, sarı çizmeleri
Onun simgesiydi
Bana bakıp gülümsedi
Sonra başladı anlatmaya;
"Öptüm deniz kızını kayalıklarda
Sonra kayboldu dalgalarda
Gelmez mi yine acaba" diyordu
Deniz kızına sevdalı Miço
Çıra gibi yanmış
Sevdim onun avare hallerini
Kaptan el sallıyordu tekneden
Güneş iyice yakmış yüzünü
Beyazlamış saçları
Nasıl da yakışmış top sakal
Yine başında şapkası
Baktı öyle güzel... maviler güldü yüzünde
Seslendi Kaptan’a Miço;
"Hadi be Kaptan ağabey... bize yine bir şiir oku"
Ve Poseydon duruşuyla dikildi Kaptan
Gür sesiyle başladı okumaya;
---
"__’Gel’ der, terkisi yalnız
Dağlarda ses/siz’lik
İki çınar oturur geceye
Tüm heybetiyle
Beş yüz yıllık
Çöküp ağlarım önlerinde
Gecenin gözleriyle. __"/Altay Çapan/
----
"__en çok sevdiğin mavileri ( denizi ) toplar gibi
ben toplarım
bir dağın eteklerinden
istediğin şiir olsun can’ım
yazarım ...
geceler her yerde aynıdır
ve yusufçuk kuşları
ve bir buluta baktığında ansızın yağan
yağmur / ve gökyüzüne akıtılan gözyaşları
tüm gecelerde hep aynı renktir. __" /Orhun Basat/
.......
Eyy! Kaptan... Koca Şair...
Engininde sessiz
Gönlünde duruyor deniz...
............
Fikret Şimşek