10
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
1191
Okunma
İzmir’deydim iki hafta önce ,yazdığım ,bir şiiri sizlerle paylaşmak istedim .
Edebiyat sayfamı çok özledim .Saygılar selamlar .
Ege’nin tepelerinde pembeleşiyor akşam güneşi
Günbatımıyla bulutlar göğün mavisinde perde perde ,
Hayat fırtınalarla savurup dursun
Islık çalıyor rüzgar Güneş’e
Demlendi gözlerim vazoda birbirine sarılmış bambus şans çiçeğime
Rüzgar katmış güneşi önüne bu akşam
Çıplak ağaçların dallarını dolaşıyor bir bir
Yerlerde kupkuru yığınla sarı yaprak
Rüzgar her yerde ,hışır hışır
Sonbahar sanki uzun bir kışa güfte bestelemede
Sürüklüyor rüzgar incir ve üzüm yapraklarını ağaç diplerine
Bahar’da ağaçlarda açan çiçeklere can diye
Yalnızlık çok üşütüyor beni elim yüzüm buz geleli
Sığınmışım yalnızlığımla ,yavaş yavaş ağaran gök kubbeye
Öyle mahsun öyle garibim ki sensiz sevgili
Sanki ruhum kelepçeli
Her yanım buz tutmuş mahpushane bahçesinin duvarındaki zencir
Çekilmez sensiz sevdiğim , inan bu şehir
Gözlerimde topladım sensiz geçen haftaları
Nazim da niyazım da hep sanadır ,
Olmasın bu dünyada sensiz tek bir terennümüm
Birazdan geceye dönüşürken gün ,
Saklarım yüreğimde bir yıldız sana getireyim diye
Gün yerini geceye bırakırken eserse imbat yeli korkarım
Kollarım uzanır sana efkar hüzün yoldaşım olur
Ellerim gider masada duran eski radyomuza
Türküler dinlerim, TRT radyosundan ünlü ustalarımızdan
Her halim yalnızlığa serenat olur geceyle
Solum ise hep otağın
Sağımda da sermişsin renk renk hatıraların .
Yoksun bu şehir gözlerimde hep hüzün
Bana sensiz memleketimin her yeri gurbet
Öyle garibimki sensiz ,öyle naçizane
Sen ben Nazım’ın kayıp şiirleri gibiyiz .
Öz yurdumuzda adımız gurbetçi
Biz ikimiz aslında bu dünyada hep mülteciyiz
Kurşun yesek bile ölmeyiz sürgündük ya ikimiz
Pervasızdı zaman çok çabuk kayıp gitti avuçlarımızda ,
Şimdi saçlarımızda gri aklar
İki genç fidandık gurbete gittiğimizde
Senin kalbinde oturan sessiz bir gövercendim ben
Aşk içinde olmazki kibir ne de gurur bunu bil sevdiğim
Hasta olsan değirmende ezilir inan bu kalbim .
Sensiz hep ıssız bu şehir
Çöl yalnızlığını haykırıyor bana Ege kıyıları
Ne çok insan var bu şehirde
Herkesin dilinde kendi türküsü
Herkesin bir medcezirli hazin bir sürgün göç hikayesi,
Bu şehir renk ırk ayırt etmez kimseleri
Öyle bir bereketiyle sarmışki herkesi
Olmayınca sen inanki bana aynı gurbet burası,
Tek farkı güneş çok cömert bu şehirde dil din ırk ayırt etmeden,
Zengin yoksul demeden ,
Herkesin üzerine cömertçe doğuyor güneşi
Ah birde olmasa gurbete düşüren ekmek kimlik kavgası ../
nur/Erdogan
5.0
100% (19)