5
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1459
Okunma

BOZKIRIN SARI SICAK NEFESİNDE
MANDOLİN SESLERİ
bozkırın sarı sıcağında
tozlu yollardan ışık götürüyor köye öğretmenim
yalınayak koşuyor yıldızlara
altın saçlı başaklar
nasırlı ellerinde yorgunluk
ince yollarda yeşermiş düşün
karlı gecelerde uzun sürmüş
ömrümün en kısa masalları öğretmenim
mandolin sesleriyle uyanıyoruz güne
sığırtmaç sürünün peşinde
yoksuluz kimsesiziz
unumuz ekinimiz odunumuz imece ile
ah hıdarellez günü rumeli türküleri söyleyen öğretmenler
tarlalar bahçeler atölyeler
aydınlık günler
köy türküleriyle çiçekleniyor
on yediler on yediler
anadolunun yitik yaridir
kızıl yangın gülüşü sarı çiğdemler
uzun sürdü kış
yollar kapandı
gelin çocuklar gelin
karanlıkları kürüyelim
aydınlık yarınlara halk türküleriyle yürüyelim
pınarlarından billuri sular akıyor
yolların ekin kokuyor
boz üveyikler kanıyor sesinde
hasan dağının eteğinde seninle öğrendim öğretmenim
çocuk gözümle Atatürk’ü
bilmeceyi meseli
akerdeon çalmayı
bağlamamın telinden kopanları sineme vurmayı
kerpiç okullarda köy öğretmenleri
yaz gecelerinin serenatıdır
aydınlığıdır bozkır alevinde bir ülkenin
kuru otlar seninle yeşillendi öğretmenim
senden öğrendim horonu halayı
ibibik kuşlarından selam saldım iğde ağaçlarına
söyledim türkümü özgürce çiçekli yollar boyunca
kağnılar geçiyor yalnızlığımdan öğretmenim
ne zaman bir akerdeon sesi duysam
kah hasan ali kah tonguç
oluyor köy çocuklarının al benizleri
fesleğen kokulu baharlarda
savaştepede gönende
hasanoğlanda pulurda
karanlığı aydınlatanların hikayeleri anlatılıyor hala
mahmut makal unutulmuş köylerden çiçeğe duruyor anadoluda
ruhi su basbariton hüzünlerle söylüyor türküleri
gelincik ömrü gibi zaman hasanoğlanda
başak başak çocuklar verecek anadolum kadim koynunda
bozkırın sarı sıcağında
zaman ki bir hüküm
pir sultanlar gibi
uyanmak için
mandolin sesleriyle
güne uyanıyorum öğretmenim
Ömriye KARATAŞ
5.0
100% (2)