5
Yorum
12
Beğeni
4,8
Puan
2210
Okunma

Hava kasvetli güneş belli belirsiz gökyüzünde
Dağlar yeşillikten sıyrılıp güz rengine büründü
Rüzgar fısıldayarak eşlik ediyor bulutlara
Sımsıcak bir yaz sonrası
Üzerimdeki mahmurluğu atmak için
Kendi kendimi telkin ediyorum
Uyan artık bu rüyadan
Eskisi gibi değil hiç bir şey
Sevmiyorum
Kurumuş yaprakların dallardan savrulmasını
Ağaçların o yemyeşil örtüsü ve çiçeksiz olması
Kuş cıvıltıların dan mahrum kalması iç çektiriyor bana
Gazeller arasında yürümek
Onca senenin anlayamadan bir çırpıda geçtiğini
Hüzünlerin çokluğu umutların yitikliğini hatırlatıyor
Su birikintilerinde izlediğim suretim de
Alnımdaki çizgiler umurumda değil
Gözlerimdeki sönmek üzere olan ışık
Gerçekleşmemiş hayallere hatıra olsun
Ellerime düşen lekeler
Hayatın sonunda ölüme yakın olmam
Umurumda değil
Yazdığım tüm şiirler
Eski bir defterde çatı arasında saklansın
Senden başka kimse bilmesin
Kimse okumasın
Gençliğim güzelliğim
Soluk bir çerçevede çekmecede dursun
Vakti gelince diyarı terk edecek
Göçmen kuşlar gibiyim
Elimde sevdaya seninle yaşanan günlere dair
Bir kaç anıdan başka bir şey yok
İçimde bir boşluk duygular darmadağın
Mevsimlerden sonbahar
Aylardan Kasım
Çok yakında karlar düşecek saçlarıma
Tüm yollar bir bir kapanacak
Oysa ben mevsimlerden ilkbaharı
Aylardan Mayıs’ı severim
Bir de seninle gülümseyerek uyanıp
Sarmaş dolaş başlayan leylak kokulu sabahları.
Hacer Erkek
5.0
88% (7)
3.0
12% (1)