Yalnızca merhemi olmayanlar zamanı ilaç sanır.
Ayrı güneşe bakanların saati olmaz.
Üzülemezsin zamanı gelmişlere ve de zamandan geçmişlere.
Öğrenirsin.
Gün olur dakika dakika saymayı da saatleri bi ileri bi geri almayı da öğrenirsin.
Gün olur aynı şarkıyı dinlersin. Vakit çok geç olur!
Adım geçer bir masalda. Masaldır ulaşamazsın.
Hep hayal mi kalırsın masallarıma yazsam seni.
Ve anlatsam bin bir gece. İnanmışlara, kanmışlara, aldanmışlara…
Ezanı bekleyenler bilir saati, selası okunmuşlardan medet umma.
Ben çok gemi bekledim bataklıklarda.
Gemisi batmışlarla çok ufuk aradım.
Her ekim bin darbe yaptım tahtına.
Ve sen.
Yüreğine ay ışığı değmiş kadın!
Fütursuzca kirletiyorsun devrimi…
Sen; özgürlüğün alnından öptüğü kadın!
Işığı olabilir misin?
Fenerleri sönmüş denizlerin.
Verebilir misin yetimlere anne sevgisini.
Bir demlik çaya muhtaç olmuşlara anlatabilir misin ateşin, suyun, toprağın, havanın tadını…
Yorma beni…
Gülü anlayanlar çoktan gitti ısırganın nidasına kaldık…