Gönül mabedinde, duada dilim
Dudağım ismini, ansın Tuana
Gülzarım, gülşenim, tomurcuk gülüm
……Şansım olmas da, sevdadan yana
……Yüreğim aşkınla, yansın Tuana

Benzerin yok senin, irem’in gülü
Şeyda ettin beni, canan sen deli
O yeşil gözlerin, aratmaz Nil’i
……Çok sevdim diyor bak, gözdeki mana
……Bu gönül; kevserle, kansın Tuana

Asumanda ışık, yıldızım sensin
Seni seven yiğit, semahla dönsün
Sevda ağacına, bülbüller konsun
……Elbette sen oldun, gönlüme rana
……Seni gören, güneş sansın, Tuana

Tebesümü hande, gülüşün senin
Bell’olur yollardan, gelişin senin
Mest eder; bir nefes, alışın senin
……Bakışın göl olur, can katar cana
……Gönlüme bülbülün, konsun Tuana

Hani usul usul, bana sokulsan
Öpüp yanağımdan, geri çekilsen
Gün boyu dolaşsak, bana takılsan
……Kızar seven yürek, her geçen an’a
……Kalpte sızılarım, dinsin Tuana

Saçlarına çiçek, takışlarında
Misk-i amber gibi, kokuşlarında
Kayboldum, ben senin, bakışlarında
……Bu güzellik sığmaz, akla, izana
……Nurani bir ışık, tan’sın Tuana

Kerem’in,Ferhat’ın, geçtiği yoldan
Mecnun’un, Aslı’yı, sorduğu çölden
Lüzumsuz; Tuana, dediğin gülden
……Sevda iksirini, iç kana kana
……Benim tek sevdiğim sensin Tuana

Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ

TUANA: Cennet bahçesine düşen ilk yağmur damlası