3
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
756
Okunma

AYRILIK HAVASI
Ben nefret eyledim sizin gerçekten
Yalanı severim, yalanı gayrı..
Tiksindim bülbülden, gülden, çiçekten
Yılanı severim, yılanı gayrı..
’Sapıtmış bu’ diye beni yeriniz
Hakkımda bin türlü hüküm veriniz
Omuzumda yüktür dirileriniz
Öleni severim, öleni gayrı..
Uzun yaşamayı saymadım sanat
Kurda yürek oldum,kartala kanat
Oturup ağlayan korkağa inat
Güleni severim, güleni gayrı..
İyinin ardından ’kötü’ demezdim
Kötünün elinden ekmek yemezdim
Birlikten kopana selâm vermezdim
Böleni severim, böleni gayrı..
Yıllarca boş yere canımı sıktım
Nihayet yol buldum, çığırdan çıktım
’Bey’den, ’efendi’den, ’sayın’dan bıktım
’Ulan’ı severim, ’ulan’ı gayrıı...
Abdurrahim Karakoç
Rahmetli Abdurrahim Karakoç Üstadın bu şiirine Nazire olarak yazılmıştır.
Gariban fukara kemeri sıksın,
Çalanı severim, çalanı gayrı.
"Helâl" denen kelam, lugattan çıksın,
Talanı severim, talanı gayrı.
Gönül bahçesinde gülü dermedim,
Ömrümce paraya değer vermedim,
Dayından, teyzenden hayır görmedim,
Halanı severim, halanı gayrı.
İki laf öğrenen satıyor caka,
Herkes yok diyor ya, hastayım yoka,
Gözünü kapayıp, gidip her boka,
Dalanı severim, dalanı gayrı.
Vurgunu yiyince sevda kartımdan,
Çıkanlar indiler, gönül tartımdan,
Derdimi, cefamı gelip sırtımdan,
Alanı severim, alanı gayrı.
Süslü laf sevenler, düşer tuzağa,
Binmeye çalışır yazın kızağa,
Varsın giden gitsin benden uzağa;
Kalanı severim, kalanı gayrı.
20.10.2015
Avni Temiz
5.0
100% (2)