1
Yorum
7
Beğeni
0,0
Puan
1350
Okunma

..... ........
Tûr-i Sinâ’daki vahiyle
Musalar’ın âsâlarıyla
Suları yardığı
Ve
Firavûnlar’ın
Müraî tövbelerinde boğulduğu
An da gelecek elbet
Her kanlı med-cezir nihâyetinde...
Sabret
Bekle
..... ........
De ki
Ey kavm-i kalbim
Kutsanmış bir leyl hitâmında
Kabûle kârin duâlarıma secde ettirdiğim avuçlarımdan
Âzâd berdân Sevdam
Gittiğinden beridir
Bu kirpikler vuslat nedir bildi mi
Âgâh aklımın âbâd yangınından kurtardığım uykularım
Kaç rüya düşük yaptı
Sahipsiz soğuk döşeklere
Kaç aynada vurdum sırça bedenimi
Öfkemin deli fişekleriyle
Kaç kere astım boynundan cismimi boynuna
Kırıla kırıla kemiklerim
Kaç kere geberdim de
Sızarken ismi harf-hece
Ağzımın kenarından kızılcık rengiyle
O Yâr bildi mi...
De ki
Ey kavi-i kalbim
Sodom’lu günâhlara yağan
Kızgın taşlara aç göğsünü
Ki
Lût dahi merhâmet etmeyecek
İkrâr bend ruhunun Haccaclığına...
Zekeriyya’nın vücudunda
Parça parça münkir testereler geziniyor
Kollarından
Bacaklarından
Ve
Kafalarından ayrılan Sümeyye’nin
Yasir’in
Ammar’ın
Tekbirleriyle deliniyor afak...
Ben değil
Eyyubî yaralarım çağırır seni
Kurt bağlamış zifirî bir zındanın
Sol yanından
Duy Züleyha...
Denize düşmüş Yunus gibiyim
Kulaksız-burunsuz-gözsüz Hamza
2 asırlık Ademi bir tevbe ile geldim sana
Ben değil
Bendemle
Bil Züleyha...
..... ........