Ey!
Şanlı Bursa’mın şaşaalı ekibi
Güzide bir kentten süzülen
Arım balım peteğim
Ve billurlaşan renklerim
Osmanlı’dan Cumhuriyete başak veren
Dede, torun, torbasın
Ses ver dağlar ses ver
Ser ver dağlar ser ver

Hey!
Üç kuşak bir arada kalbimde olan
Sesin ki yankılanır eski zamanlardan
Bilmez miyim
Duyurursun uzak diyarların nefesini
Kozasından çıkan kelebeğim tanır seni
Evet
Arım balım peteğimsin
Yüreğime şimdi gönlünce sin

Göklerde süzülen şahinim
Sırtını Uludağ’a vermişsin
Kimse bileğini bükemez belli ki
Bir devir senin
Cumalıkızık’ta,
Kınalı kar timsaldir güzelliğine
Bembeyaz karlar altında çimlenirsin
Semanda filizlenir
Masmavi göğüm ve denizim

Bir dem ki
Sempatik Uganda’lı Musisi’den intikal
Bir timsah dansı doldurur yürekleri
Devreder bayrak Ertuğrul Beyimizden
Pupa yelken açıldığımız ufkumuz berrak
Beş büyüklere gel de bak!
Efsanenin yeni adıyla
Ses ver dağlar ses ver
Ser ver dağlar ser ver

Anlı şanlı bir mazi ki
Feyz alır çağlardan
Çağlar ki gönüllerde dallanır
Bereket yüklü baharlara ulu çınarın kollarında
Bin dokuz yüz altmış üçten beri
Bin dokuz yüz altmış üç yıl emsali
Durmaksızın çağlayan bir nehir
Düşlerimde memba bulur kendine
Bir çığ misali düşer de gönüllere.


L.T.