Buğazda düğümlendiği sözlerin,
Yusuf gibi kör kuyundayım senin.
Bakma öyle masum masum,
Ateşe attığım şu sevgi senin.

Masum değiliz sende bende.
Akmasaydın şu yüreciğime,
Açmasaydım yurdumun kapısını..
Şuan anlamı yok bu sözlerin bile..

Şimdi gitmek gerek gül yüzlü melek,
Sen kapıyı hızlıca dışardan çek.
Bir kaza gibi ansızın olsun,
Yoksa nasıl bırakır seni bu yürek!

Yok etmeyelim veda sözleri falan.
Koydum içine baharını işte şurda çantan,
Kışlarla idare ederim ben eskisi gibi,
Hem ne olmuş uyandım işte o rüyadan..

Hayallerimi yanına almayı unutma,
Satarsın bir bit pazarında.
Öyle ne gerek var diye söylenme,
Katkım olsun yeni hayatına üç kuruşta olsa.

Gülüşlerimden doldur ceplerine.
İçimi ısıtıyor derdin ya her gülşümde,
Soğuk olurda üşütürsün belki,
Çekinme al hadi somurtmaya alışırım elbette..

Kalmış bak bir kaç parça umut şuracıkta,
Katık olur acıkınca yersin koy çıkınına.
Beni düşunme sana kıyamam bilirsin,
Hem artık niyetliyim sensizlik orucuna..

Hayır inan kahır yok sözlerimde!
Getirdiğin ne varsa götür işte.
Yüreğimde celâli isyanlar var evet,
Ama sen göz yaşlarıma aldırış etme.

Sus! Gereksiz bu güzel temenniler,
Bir hevesmiş geçti işte o günler.
Bırak vicdanınla acırca bana bakmayı,
Al götür işte orda huzurlu günler!

Neyim var neyim yok yitti işte,
Yetmedi sana ve yetmeyecekte!
İtekle şu bastığım sehpayı,
As artık bu mahkumu darağacında gözlerinde..

MÜCAHİT YILDIZ