Ah çıkamadım Ağca dağın yokuşunu
Alamadım yayla çiçeğimin kokusunu


Yalvarırım ah yar karsılık ver aşkıma
Yar o gözlerini gözlerimden kaçırma

çiğdem çiçeğini açmış yaz mı gelecek
gönül yar bu sevdadan vaz mı geçecek

Bu dünya cehennem
Bir yar sevdim cennet

AŞKIN ANATOMİSİ

ölümü ezberlerken
yaşamayı unutturan
aşkı hatırlatan
sım sıcak ilkbahar
kokan bir nefes
bir öpücük tür aşk
yaşamayı anlatan
özlemi yüzyıllara sığmayan
bütün zamanlarda
sırları çözülemeyen
hep aynıdır aşk
yaşamayı anlatan
sımsıkı sarılmaktır aşk
yaşamayı bağlayan aşk

aşk deryasıyla topraktan
meydana getirip hamurunu
sabırla yoğuran
ilahi bir sevgiyle pişiren

ölümü ezberlerken
yaşamayı hatırlatan
sıcak bir ilkbahar
kokan öpücük tür aşk
içimizde karanlığı öldüren
sonsuzluğa yanan bir ışıktır aşk

tunçta sanatlaşın
mermerlere işlenen
ay da hüzünlenen
güneşe gülümseyen aşk
gök yüzümde yıldızlarda yanan
göz bebeklerimiz de parlayan
bir pırıltıdır aşk
gönümüzde yanar
bir kıvılcımdır aşk
toprağın sevgisiyle
yaprağa çiçeğe kokusunu
veren aşk
gönlümüzde gül açar aşk

sevgi yumağından çözülüp
dantel dantel işlenen
nakıştır aşk
şarkılar ritm tutar
söylenir dudaklardan
bir mırıltıdır aşk

anlamsızken hayata
anlam katan
umutsuz çöllerde
su gibi akan
baktığı yerlerde gül
açan sevgidir aşk

ölüme can veren
yaşamayı anlatan
anlamdır aşk

ölümü ezberlerken
her şeyi unutturan
sonsuz yaşamayı hatırlatan
ilk bahar kokulu sıcak
bir öpücük tür aşk
karanlığa sonsuz ışık yakan
yüreğimizde alev alev yanan
gözlerimizde parıl parıl parlayan aşk
anlatımı hiç bir zamana
mekana sığmayan
hamuru topraktan
sabırla yoğrulan
hiç bir zaman anlatılamayan
insanla ruh arasındaki sırdır
aşkın anatomisi
CELAL TOPBAŞ