Hep tatil yapanlar olurdu sahilde,
Dün ise farklı bir manzarayı gördü.
Merhaba, iyi tatiller olur her dilde.
Akıllara unutulmaz fotoğraf sürdü.

Eylül gelince hüzün çökmeye başlar.
Ulu dağlar bulutları çekmeye başlar.
Bulutlar ise gözyaşı dökmeye başlar.
Kara toprak için dökülsün tüm yaşlar.

İnsanoğlunu durmadan yanına çağırır.
Elbette yanıma geleceksin diye bağırır.
Topraktan yaratıldınız diye de haykırır.
İnsanlar er yada geç kara toprağa varır.

Her zorlukla karşılaşacağını bile bile.
Savaştan kurtulmak için kaçtı bu aile.
Bir umut için ailesiyle girdi büyük göle.
Bundan sonrası dua etmek düşer dile.


Denizin üzerinde ne hayaller kurdu.
Koca dalgalar minik bedeni savurdu.
Kumların üzerine toprağa getirdi durdu.
Dalgalar kaç kere cansız bedene vurdu.

Kaç gündür üzerinde olan o elbise ile.
Dün ıslak elbiseli o çocuk vurdu sahile.
Manzarayı görünce söz gelir mi ki dile.
Bu olaya şahit oldu insanlık dediğin aile.

Hareketsiz küçük çocuk yatıyor sahilde.
Kıpırdanma, hareket görülmüyor elde.
Canlılık yok ağlama sesi ne arasın dilde.
Ailesi nerede yalnız kalmış yabancı elde.

Uzanmış yatıyor hareket yok dizlerinde.
Minik minik elleri ise kumların üzerinde.
Bir canlılık heyecan ne arasın gözlerinde.
Ama o masumiyet okunuyor yüzlerinde.

İnsanlık bu manzara karşısında ne yaptı?
Üç yaşında çocuğun sahile vurması ayıptı.
Eylül ayı girdiğinde insanlık hüznü kaptı.
Dünya ve insanlık için çok büyük kayıptı.

03.09.2015
Hasan Kaya
Eğitimci-Şair-Yazar