0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
972
Okunma
Yitirdi güneş tüm kızıllığını bir baba öksüz kaldı
Can kırıkları şah damarını kesti bir annenin
Ve anne yetim kaldı
Ki iki yaşlı yürek beş fidana can vermesine rahmen
Beş fidan iki yaşlı yüreğe göge olamadı
Zamanın sallanan beşiğine beledim kendimi
Zaman pul pul döküldü ense köküme
Ve ben iki yaşlı yüreğe sokuldum sessizce
Pişmanlığın çiçekleri açtı iki yaşlı yürekte
Bu gece yoksul evde anılar devleşti
Zamanın kırk yamalı örtüsü delindi
Ve iki yaşlı yüreğe kefen biçti evlatları
Tok kaldı açlığa direnen iki yaşlı yürek
Beş serçeye kanat gerdi yürekleri
Beş parçaya bölündü umutları
Bir elin parmakları kadardı
Ve kum tanesi gibi dağıldı avucunda iki yaşlı yürek
Göğsümün ucundan dökülür süt kokulu zaman
Annemin yüreğinden sökülür hazan
Bilirdim yalnızlığın can yakan tadını der gibiydi gözleri
Ve anne evladının yüreğinde öksüz
Ve tüm hikâye anlamsızlaştı anne öksüz baba yetim
Beş evladın gögesinde zakkum çiçek açtı
Beş evlat iki yaşlı yüreğin gözlerinden düşen damla oldu
Mahmudiye Düzkaya
5.0
100% (1)