Ah benim ateş tenli efsane kehribarım
Naz tek sana yakışır cümle güller kıskanır
Sinemi talan eden yüreğimdeki *barım
Gülüşünü görenler bir ay doğuyor sanır

Bir varmış bir yokmuşa tutsak olunca masal
Efsaneler dağında bir düş gördüm sen misal!

Parmağıma dokunan tespih tanesinde sır.
Hüznümün içindeki titreyen naz ışığı
Ömür fani olmasa sürer sevdan bin asır
İpek ibrişim çağı gönlümün sarmaşığı

Bir varmış bir yokmuşa tutsak olunca masal
Efsaneler dağında bir düş gördüm sen misal.

Seni anlattı kalem harflerin dünyasında
Kelimeler süzüldü sözlüklerin özünden
Sana dair her sızı turnaların yasında
Senin hayalin sızdı cerenlerin gözünden

Bir varmış bir yokmuşa tutsak olunca masal
Efsaneler dağında bir düş gördüm sen misal.

Kehribar tespihimin dönüşü senli niyaz
Zarafetin gölgesi kirpiklerinde mukim
Her dem seni anlatır cümle divanlarda naz
Sensin aşk sözcüğüne mana katan eşsiz im

Bir varmış bir yokmuşa tutsak olunca masal
Efsaneler dağında bir düş gördüm sen misal.

Züleyha kalfan olmaz Leyla çırağın senin
Gamzenin ışığında kaç güneş parelenir
Yalnız senden iz taşır mısralarımda enin
Gece gündüz kesişir gözlerin harelenir

Bir varmış bir yokmuşa tutsak olunca masal
Efsaneler dağında bir düş gördüm sen misal.
Datça,26.07.2015 İbrahim KİLİK
( Datça Yarımadasında Yazdığım son şiir)