buruk bir şiiri ku(t)suyor parmaklarım
dudaklarım bir kelebeğin kan’atları
içindekileri yaşatmak için
üç gün ömrü var
sonrası papatya fırtınası
sonrası uçurum bir zulüm
sonrası şairine malum
sonra’sız sus’un!

düet bir çalışmaydı
ağlamak ve gülmek
saçları yere uzanan bulutun sancısı
ve kirpiği göğe değen güneşin aşkı



annem vesikalık bir fotoğraf nicedir
elleri yok
gözleri bir orman serinliği
lila bir fon üstünde
dili tutuşmuş alaz alaz kızıl bir gölge



özlemek gayb bir duygu
ve bazen de
adı özlem olan yaramaz bir kız çocuğu
özlem annemin kızı
benim kardeşim olur
kayıtlarda yok



göğün üstünü örtün denizle
ıslaklık bir ihtiyaç
ve iki mavinin kesiştiği yerde
aşkın koyusu sev(t)ap
rengi lacivert…



entelektüel ölümler moda şimdi
demode yaşamak!
sığ sularda yüzüyor nefes almak
ve her soluğun bir bedeli var
zordur hesaplamak



dişlerimde asırlık ağrı
dizlerimde asırlık ağırlık
emziği pul bibere bulanmış çocuk gibiyim
az önce geçti buradan aşk tacirleri
azıcık bal g’özlerinden
azıcık da gül s’özlerinden satın aldım
kusura bakma, nefes almalıyım!








13:00/13.07.2015