6
Yorum
11
Beğeni
0,0
Puan
1869
Okunma

İnsanı mert, çalışkan mı çalışkan
Canla başla işe dalar Kırca’da
Toprak ona o toprağa alışkan
Selam verip selam alır Kırca’da
Henterisi, tengereği, dığanı
Kavunları, iskeleni, soğanı…
Heybesinde binyılların yığını
Anlatılsa destan olur Kırca’da
Çevresinden şöyle gelip geçenin
Çehresinden tebessümü biçenin
Çeşmesinden bir yudum su içenin
Vallahi de aklı kalır Kırca’da
Mutluluğa çıkar burda bayırlar
Eksik olmaz kurda kuşa hayırlar
Göğü engin… Gönlü gani çayırlar
Umutları düşe salar Kırca’da
Vatanıdır her göçerin dileği
Kanat çırpar kırlangıcı, leyleği…
Şu gidenler Türk’ün kutlu beşiği
Ülküsünün yüzü güler Kırca’da
Çobanlıktır bu milletin davası
Yüz yıllardır sürü yayar ovası
Dağlarında yankılanır havası
Kulak veren ünler gelir Kırca’da
Asi rüzgâr ağaçların dalında
Mevsimleri yede yede elinde
Ninnileri, masalları dilinde
Gece gündüz ıslık çalar Kırca’da
Damla damla biriktirip ayları
Bahar ile dizginlenmez çayları
İnce ince çiseleyen Kayları(!)
Berekettir, bilen bilir Kırca’da
Pınarları çağlayanı andırır
Susayanı su içmeden kandırır!
El vuranı vurduğu an yandırır
Çelik gibi akan sular Kırca’da
Sevda desen toprağında, taşında
Gök/yüzünde, hilal gibi kaşında
Gelin kızlar harman çeşme başında
Koç yiğitler aşkla solur Kırca’da
Sevdalılar günden güne süzülür
Yakılmazsa için için üzülür
Mor kınalar demir tasta ezilir
Güneş çizer Ay oyalar Kırca’da
Oyunların oyuncağı çocuklar
Akşamları uyku basar kucaklar
Rüyaların avuttuğu ocaklar
Gece beler tan sobeler Kırca’da
Yârenleri kalpten kalbe severek
Muhabbeti muhabbetle döverek
Keremini meclislerde överek
Sevgi diler, sevgi eler Kırca’da
Nâmesinde açık eder sineyi
Ayırmazlar kabuğundan taneyi!
Dert eğiren okuyunca Nine’yi
Sancıları huzur bulur Kırca’da
Nere dersen bura Teke Yöresi
Hüküm sürer Türk’ün örfü töresi
Dili, dini uğruna can veresi
Dünün nehri günü sular Kırca’da
Ad aldığı Kırca Ali Baba’ya
Bugüne dek konup göçen ataya
Ödenemez gönül borcu anaya
Vefa kalpten kalbe dolar Kırca’da
23 06 2015
Salih ERDEM