2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1333
Okunma

Sözüm sana ey gönüller sultanı duy beni,
Nefse zulüm zor bugün arzularım ben seni,
Helâ temizleyerek öldürdün sen nefsini,
Hacı Bayram müjdeledi o şehrin fethini.
Murad Han sordu pîrin Hacı Bayram Velî’ye,
Niyyetüm fetihtir o şehri hocam ne diye,
Hacı Bayram’ın bir tebessüm var nur yüzünde:
Siz ve ben gireceğiz fethten evvel makbere,
Lakin nasip olur şu köse Ak Şemseddin’le,
Beşikte uyuyan bebe Mehmedinize.
Gün döndü Murad Han göçtü artık cennetine,
Mehmed oturdu o tahta fethin hevesiyle,
Yalvardı Hakk’a , oruçtan kokan nefesiyle,
Başladı hazırlığa, cihad telâkkîsiyle.
Kurtardı topçu urbanı o kara zindandan,
On iki karışlık topu döktürdü yılmadan,
Güçlü sesiyle haykırdı, dedi ki bir zaman,
"Ya ben Bizans’ı alırım; ya da Bizans beni!"
Elli iki gün kuşatıldı Konstantiniyye,
Gündüz cenk edildi Allah Allah nidasiyle,
İstirahatse ibadettir hûşû içinde,
Namaz kılındı,ordu arkada Mehmed önde.
Ve sen çıktın birden o muazzam ordunun önüne,
Bizans’ın yeğlediği sarıkla cübbe var üstünde,
Yeniçeriye dedin ki moral vermek ümidiyle,
"Allah ü Teâlâ yüce Kur’an-ı kerîm’inde;
"Sakın Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyin!
Onlar Rab’leri katında diridirler,
Fakat siz bunun farkında değilsiniz." buyuruyor.
Enfâl sûresinde; "Fitne kalmayıncaya
Ve din Allah’ın oluncaya kadar onlarla savaşın." buyurmaktadır.”
Yeniçeri maddî ve manevî bütün hazırlığı yaptı,
Ulabatlı Hasan Osmanlı sancağını burçlara dikti,
Yüce hükümdâr Mehmed "Kim bu yiğit? Bilmek isterim." dedi.
Şehir zaptedildi, Bizans "Zulüm bitti" diye bayram etti.
Mehmed şükür namazı için Ayasofya’ya girdi,
O, artık bir "Fatih" ti.
Sen de “Mânevî Bir Fâtih.”
Mustafâ KILIÇBAY