9
Yorum
19
Beğeni
5,0
Puan
1911
Okunma

Ne çok aldatı gizli
O söylemlerde
Onca sanrı kuşatmış kırık kanatlarımı.
Mihenk taşı sevi oysa şu ahir ömrün.
Hırçın yazgımın tek dili
Yalnız bırakmayan hüzün
Zimmetliyken günbegün.
Sayısız karede saklı
Sayısız yüz
Donuk bakışlardan sızan timsah gözyaşları
Kimi sürgün aşka
Kimi sadece silik bir gölge
Varla yok arası.
Sırasızdı önceleri işgal eden
Tüm o öngörüler;
Ne bir ritüel
Ne de farklılığın yalın dili.
Düşlemsel bir kurgu zaman zaman
Belli belirsiz bir hezeyan.
Tekil bir eklenti adeta
İsimsiz tek bir imge içinde saklı.
Sayısız söylence
Ve o görkemli sıfatlar önünde ismin.
Yakışıksız pek çok söylem
Ardından gizil kimliğin.
İşaret parmağım dönük gökyüzüne
Farkındalığım emsalsiz
Devinir durur sessizliğim,
Hele ki o boşluk esirgeyici düşlerimin
En kanatan yanı.
Islığını duyduğum çığırtkan kuşların
Mizacındaki sıradan
Ve yeni yetme tutarsızlık kadar
Hayalleri engin kılan.
Bağışlayıcı iken gözünde Yaradan’ın
Eririm mum gibi
Ilınmış rüyalarım gibi sessizce
Akıp giderken göz yaşları
Hele ki çekip gittikten sonra ismin usumdan
Usul usul indiğim son basamak.
5.0
100% (17)