Yaklaşık kırk yılım geçti,
Bu yaralı şehrin sokaklarında,
Emekli olunca bırakıp gidersin dediler,
Emekli de oldum gidemedim ki,
Nasıl giderim siz söyleyin dostlar,
Ömrümün çoğu burada geçti,
Ben bu şehirden gelin aldım,
Bu şehir’e kızımı verdim,
Evim barkım torun torbam,
Eşim dostum hepsi burada,
Selam alıp verdiğim,
Birbirimizi görmediğimiz zaman,
Özlediğim, özleyenim bu şehirde,
Emekli olunca bırakıp gidersin dediler,
Emekli de oldum gidemedim ki,
Bu şehirde selam verdi bana,
Her sabah işe giderken egzoz gazları,
Caddeye çıkarken sabahın köründe,
Kumrular bana bu şehirde günaydın dedi,
Çatıda ki bir martı hayırlı işler dilerken,
Kenara atılmış izmarit, yine işe mi gidiyorsun,
Taş duvarların arasından çıkan bir papatya,
Boynunu eğerek bu şehirde tebessüm etti,
Bu şehirde çelme taktı bana kaldırım taşları,
Bu şehir de yanından hızla geçerken,
Merhaba dedi uçuşan gazete parçaları,
İyi günümde oldu bu şehirde, kötü günümde,
Depremi yaşadık hep beraber bu yaralı şehirde,
Sekiz ay çadırda beraber kalmadık mı?
Hep beraber yaralarımızı sarmadık mı?
Emekli olunca bana gidersin dediler,
Artık Emeklide oldum,
Sizleri bırakıp da, gidemedim ki,
Mayıs-2015