3
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1760
Okunma

Tıpkı benim gibi özlüyor seni bu şehir.
Her sokağında sana yakılan ağıtların sesi
Bir sana açarım şimdi her kapıyı
Bir de yokluğuna
Götürdüler saklayarak yüzünü benden,
Ben sustum, götürmeyin diyemedim.
İçime akıttım acıları, öfkemi haykıramadım.
Kayboldun, yalnızlığım kaldı ardında bir tek
Sensizliği ağladım yalnızlığın duvarlarına.
Sensizliğe hiç alışamadım.
Özlemin gözlerimle buluşmasıydı sensizlik
Bir ömürlük aşk olacaktı beraberliğimiz,
gözlerimde damla damla ayrılık oldun
Solup döküldü yaprakları sevgi çiçeğimin,
Böyle geldi sonu yaşama sevincimin.
Şimdi, günlere düşen umutsuzluklardan,
bir türlü kavuşamamaklardan ibaret bir kanamalı vak’ayım,
Yüreğimin pompaladığı göz yaşlarım!
Saatler çalışmıyor hayatın durduğu andan itibaren
Acıları çiziyorum duvarlara silinmez kalemlerle...
Allah kahretsin!
Neden, giderken beni de götür,diyemedim ki?
Oysa
Mehtap dolu bir gök yüzünde seninle buluşmak,
seninle gökyüzünün sonsuzluğuna kanat çırpmak,
Gözlerinin gök mavisiyle boyamak aşkı,
Ellerini tutabilmek,
Sana sarılmak,
Göğsüme koyduğun saçlarını okşamak,
yüzünü doyasıya seyretmek,
ne kadar da güzel olurdu...
Sana kavuşmak varsa ölmek de güzel!
Ah, ölüm ah!
Sen olmasaydın,
ayrılıklar olmazdı !
özlem olmazdı!
Senin yüzünden gitti o,
ardında haykırışlarım, hıçkırıklarım...
5.0
100% (5)