Alıştım yokluğuna, yakınımda iken uzak kalmana
Önce kabullenemiyor, zoruma gidiyordu
Artık hiç bir şey canımı da yakmıyor
Senden de vazgeçmedim
Sadece
Yıkıyor kirpiklerimden süzülen gözyaşlarım kirli sokaklarını
Ama sen hiç farkında bile değilsin!
Bir nefesinle gün yüzüne çıkacak
Sana olan özlemlerle tozlanmış sevdamın…

Yüreğimin bir köşesine kurduğum
Derme çatma raf’ta duran
Tozlar arasında kaybolmuş iki kitap gibiyiz seninle
Sayfaları hiç açılmamış örümcekler yuva yapmış
Gün gelir de biri okur belki diye duruyorlar öylece
Kim bilir mazide kalan bir iki kişi almış eline
Biri yarıya kadar, diğeri üç beş sayfa çevirmiş
Ne yazıldığını hiç anlamamışlar yürek denilen sayfada…

Görünce bende aldım sana ait olanı elime
Sayfalar sararmış, yazılar seçilmiyor
Üstünde bir karış toz
Nefesim yettiğince birkaç defa üfledim
Ortalık adeta toz bulutu
Gözlüğümü taktım okumaya çalışıyorum
Unutmak istemişsin geçmişe dair ne varsa
Yemin etmişsin sanki aşka yeni bir sevdaya…

Aynı sabaha birlikte uyandığımız
Zifiri gecelerimiz gibi ay düşmeyen yüreğimize ışık gibi sızan
Ölümsüz sevdan dolu gecelerimde!
Sadece sen varsın
Sadece zeytin karası gözlerin
Sanki bakışların öldürmeye niyetli sevdayı
Yüreğimde ki soğukkanlı katilsin işte…

Hayat kambur olmuş sırtına
Yaşam için mücadele veren sevdanın kara gözleriydi
Adeta gözkapaklarından sevda sızıyor bakamıyorum.
Ben kendime öyle ağırım ki
Gözlerimi açamıyorum
Kurşun gibi delip geçiyor bakışların…

Yalnızlığım çok geliyor taşıyamıyorum
Sayfaları çevirdikçe nefretini görüyorum
Yaşadıklarını düşünüyorum
Kulaklarımı avaz avaz çığlıkların tırmalıyor
Yüreğimde yankılanıp birbirine karışıyor…

Anlıyorum ki dönülmez bir yoldasın kendine ceza vermişsin.
Şimdi faili meçhul olan sevdalar için
Mutluluktan vazgeçmişsin!
Dur!
Duygularını hapsetme dipsiz kuyulara
Mutluluk bir nefes kadar yakınında…

Tozlu kitabın sayfalarını çevirdikçe dada iyi anlıyorum
Geçmişe lanetler yağdırıp, silahını hep yeni sevdalara çevirmiş
İntikam alırcasına
Ellerin titremeden tetiği çekecek
Yeni sevdalar sadece kurban olacak senin için

Med cezir gibisin yürek sahilimde gelgitler yaşayan
Alıştım hırçın dalgalarına
Martıların çığlıkları gibi avaz avaz çığlıklarına.
Sende alış benim yürek yangınlarıma
Dünya ahret acım ol diye sevmedim seni…

Bir bakışın yeter, gel hep baş tacım ol
Sevda kurşunlarıyla
Tam on iki’den, yüreğimin orta yerinden
Vuracaksan beni...



Mustafa KARAAHMETOĞLU
/Sensiz Yüreğimden Dökülenler/
17.04.2015