Hayallerin vardı, kurtuluş için. Gafiller bilmedi, degerin niçin. Hakkından gelirdin, her türlü piçin. Zalimin zulmüne, şerdi başbuğum.
Düşmanın hakkını, verdi başbuğum.
Ali Dere (Derebey) 04/04/2015 Saat 19 00
Türk Dünyasının yetiştirdiği büyük dava adamı, merhum Başbugumuzu rahmet minnet ve şükranla anıyorum. aziz hatırası önünde sayğıyla eğiliyor hürmetle selamlıyorum.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Bir ömür Türk’lüğe, adanmış hayat. Zindandan zindana, erdi başbuğum. Ümitlerim bitti, duyğular bayat. Gördüğün haksızlık, gerdi başbuğum.
Değerli kardeşim Ali bey: O kadar güzel anlatmışsın ki tebrik ederim, bu dünyanın kanununda var tarihe bakınca görürürüz her zaman dava adamı çile çeker gerekirse davası uğruna ölür ya işte öyle bir şey hani deriz ölürsek şehid kalırsak gazi kısacası Alp erenlik bunuda herkez yapamaz yüreği yetmez: Saygı ve selamlarımı göndeariyorum.
Yakın tarihimizde; siyasi ahlakıyla, memleket sevdasıyla, milli ve manevi kültürümüze saldıranlara karşı onurlu ve dik duruşuyla... gönüller de yer etmiş Ulu Çınarı rahmetle anar, mekanının cennet olmasını Cenab-ı Mevla'dan niyaz ederim.
çok güzel bir şiirdi kardeşim.Allah gani gani rahmet eylesin.çok başarılı bir komutan ve devlet adamıydı ama harcadılar kendisini.öldüğü gün ben Ankarada kızımın yanındaydım ve kar yağmıştı.gökler bile ağladı onun için.kutlarım şiirini,selamlar.
Rahmetli Başbuğa hitaben yazılmış anlam dolu dizeler Mekanı Cennet olsun. Büyük Türkler tarih boyunca anılır ve yaşar, hainler ise silinir kaybolur lanetlenir. saygılarımla
Şiirime bu muhteşem yorumlarınızla yapmış olduğunuz destek ve katkı için teşekür eder sağlık ve sıhhatler dilerim.Başbuğumun bulunduğu bir kurultayda onbin kişinin huzurunda okumuş olduğum bir şirimle sizi başbaşa bırakıyorum.
Şiirime bu muhteşem yorumlarınızla yapmış olduğunuz destek ve katkı için teşekür eder sağlık ve sıhhatler dilerim.Başbuğumun bulunduğu bir kurultayda onbin kişinin huzurunda okumuş olduğum bir şirimle sizi başbaşa bırakıyorum.
Şiirime bu muhteşem yorumlarınızla yapmış olduğunuz destek ve katkı için teşekür eder sağlık ve sıhhatler dilerim.Başbuğumun bulunduğu bir kurultayda onbin kişinin huzurunda okumuş olduğum bir şirimle sizi başbaşa bırakıyorum.
Şiirime bu muhteşem yorumlarınızla yapmış olduğunuz destek ve katkı için teşekür eder sağlık ve sıhhatler dilerim.Başbuğumun bulunduğu bir kurultayda onbin kişinin huzurunda okumuş olduğum bir şirimle sizi başbaşa bırakıyorum.
Şiirime bu muhteşem yorumlarınızla yapmış olduğunuz destek ve katkı için teşekür eder sağlık ve sıhhatler dilerim.Başbuğumun bulunduğu bir kurultayda onbin kişinin huzurunda okumuş olduğum bir şirimle sizi başbaşa bırakıyorum.
Şiirime bu muhteşem yorumlarınızla yapmış olduğunuz destek ve katkı için teşekür eder sağlık ve sıhhatler dilerim.Başbuğumun bulunduğu bir kurultayda onbin kişinin huzurunda okumuş olduğum bir şirimle sizi başbaşa bırakıyorum.
Yattığı yer nur, mekanı cennet olsun başbuğumuzun, Evet dava adamıydı Ve içinde bulunduğumuz günlerde böyle devlet adamlarının yokluğu daha da hissediliyor. İnşallah miras bıraktığı değerlere hakkıyla sahip çıkıldığı günleri görebiliriz Zira bir ölü toprağı serpilmiş herkesin üstüne.
Şiirime bu muhteşem yorumlarınızla yapmış olduğunuz destek ve katkı için teşekür eder sağlık ve sıhhatler dilerim.Başbuğumun bulunduğu bir kurultayda onbin kişinin huzurunda okumuş olduğum bir şirimle sizi başbaşa bırakıyorum.
Şiirime bu muhteşem yorumlarınızla yapmış olduğunuz destek ve katkı için teşekür eder sağlık ve sıhhatler dilerim.Başbuğumun bulunduğu bir kurultayda onbin kişinin huzurunda okumuş olduğum bir şirimle sizi başbaşa bırakıyorum.
Türkeş, Türk milletinin yeni bir yolun yolcusu ve yeni bir kaderin sahibi olması gerektiğini düşünüyordu. Bu yeni yol, Türkiye'yi bilimde, ahlakta, teknikte ve sanayide yeryüzünün en ileri ülkesi yapmak isteyenlerin yolu olacaktı.
Türkeş, tıpkı Orhun Kitabelerindeki gibi, geceyi gündüze katıp emek harcayarak, ter dökerek kendi düşünce eserlerini meydana getirecek ve Türk milletini kökünden koparmadan, bilimde, sanatta kanatlandırıp çağlar üzerinden uçuracak gerçek aydınlara ihtiyaç duyulduğuna işaret ediyordu.
Türkeş, bunun için sadist Slav marksizmine veya soğuk Anglo-Sakson kapitalizmine sarılmaya gerek olmadığını, üçüncü bir yola ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Ülkede sosyal adaleti ve Türk milletinin toplum olarak büyük bir hızla kalkınmasını sağlayacak yüzde yüz yerli ve milli bir doktrin olması gerektiğini vurguladı. Bu doktrinin ruhunu "Her şey Türk milleti için, Türk'e doğru ve Türk'e göre" prensipleri teşkil etti. İşte Türkeş'in o ünlü "9 Işık Doktrini" bu düşüncelerin ürünüdür.
Türkeş Türkiye'de yaşayan ve Türklüğü benimseyen, aynı kültürle yoğrulmuş, aynı dine mensup insan topluluğunun Türk milletini teşkil ettiğine inanır. Bu sınırlar dışında yaşayanlarla birlikte çok büyük ve geniş bir aile olan Türkler'in, temel varlığı ve meselelerin çözüm yeri ve sahibi olarak Türkiye'yi gördüklerine inanır. Bu bakımdan Türkiye'nin birinci planda ele alınması, korunması ve yüceltilmesinin başlıca konuyu teşkil ettiği görüşündedir.
Alparslan Türkeş'e göre Türk milliyetçiliğinin temel görüşünü şu şekilde özetlemek mümkündür.
"Türk milletinden olmak, Türk milletini sevmek ve Türk devletine sadakatle hizmet aşkı taşımak, vatan bağlılık duygusu içinde bulunmak ve Türk milletinin yükselmesi için elinden gelen her fedakarlığı yapmak ve çalışmak duygusu ve şuurudur. Bu duygu ve şuuru taşıyan herkes Türk'tür. Kalbinde yabancı başka bir milletin özlemini, özentisini taşımayan, kendisini Türk hisseden, Türklüğü benimseyen ve Türk milletine, Türk devletine hizmet aşkı taşıyan herkes Türk'tür."
Türkeş'in milliyetçilik anlayışının temelinde, Türk milletine karşı beslenen derin sevgi yatmaktadır. Türkeş;
"... Bizim milliyetçiliğimiz, Türk milletine karşı duyulan derin ve köklü bir sevgi ve Türk milletinin içinde bulunduğu müşkül durumdan bir an önce en modern, en ilmi metotlarla çıkarılarak en kısa yoldan modern uygarlığın en ön safına geçirilmesini sağlama duygusundan kuvvet alır" der.
Türkeş'in ortaya koyduğu Türk milliyetçiliği anlayışında, başka milletlere karşı kin ve nefrete, gareze, öfkeye yer yoktur. .Türk milletine duyulan derin sevgi esastır.
Türkeş'in Türk siyasi hayatına kazandırdığı ve kitleleri derinden etkilediği milliyetçilik anlayışının yanına "Türkçülük" kavramını da oturtmak gerekir.
"Milliyetçiyiz, Türkçüyüz. Neden Türkçüyüz? Çünkü milletimiz Türk milletidir. Türkçülük Türk milletinim hayatının her safhasında yapacağı her şeyin Türk ruhuna, Türk geleneğine uygun olması ve Türk'e yararlı olması amacının, fikrinin ön planda tutulmasıdır."
Alparslan Türkeş'teki bu yüksek manevi anlayış, Ülkücülüğü doğurmuştur. Türk muhitini en kısa yoldan, en kısa zamanda modern uygarlığın en üst seviyesine çıkarma, mutlu, müreffeh, bağımsız, hür ve kendi haklarına sahip bir hayata kavuşturma ideali Türkeş'in ülküsünü oluşturur.
"Bizim ülkücülüğümüz, daima gerçekçi olmayı ve girişilecek faaliyetlerde Türkiye'yi "hiçbir zaman tehlikelere, risklere, maceralara sürüklemeyecek bir yol üzerinde bulunmayı esas kabul eder."
Alparslan Türkeş'e göre Türk milletinin "kutlu güç kaynaklarının" başında İslamiyet, milliyetçilik ve Türkçülük gelmektedir. Ayrıca birlik, beraberlik, iç barış ülküsü, cihan devleti kurabilme özellik ve kabiliyeti de Türk milletinin temel özellikleri arasında yer alır.
Türkeş, ülküsünü, idealini, sevdasını, aşkını bilim adamları, aydınlar ve gençlerle paylaşmıştır. Özellikle de gençlere hitab ederken Bilge Kağan gibi; "Ey Türk! Titre ve kendine dön" diye kükremiş ve bu dönüş iki bine iki kala en yüksek temposuna ulaşmıştır. Gençleri, aydınlan sevdasına ortak olmaya, yeni ufuklara çağıran Türkeş, Ülküsünü Bilge Kağan'dan, Kür-Şad'ın izinde Anadolu'ya kazımıştır:
"Ben Türk milletini: Sokaklarda ıspanak fiyatına satılan demokrasiye, Rüşvet, hile ile çiğnenen, çiğnetilen hukuk düzenlerine, Ahlaktan mahrum bir hürriyete, Tefeciliğe, karaborsaya yer veren bir ekonomiye çağırmıyorum. Türklük gurur ve şuuruna, İslam ahlak ve faziletine, yoksullukla savaşa, adalette yarışa, birliğe, kardeşliğe, kısaca hak yolu, hakikat yolu, Allah yoluna çağırıyorum. Modern medeniyetin en ön safına geçmek üzere çağlar üzerinden sıçramaya çağırıyorum. Hareketin adını isteyenlere açıkça ilan ediyorum: Yeniden maneviyata dönüş... Türk aydınları, Türk gençliği, buluşma yerimiz Büyük Türkiye'dir."
Türkeş, ömrünü Türk milletine adamıştı. O'nun milliyetçilik anlayışı, yüksek ahlâkı, maneviyatı, elbette bu satırlara sığdırılamaz. O bir "Bozkurt" idi. O'nun heyecanını, ülküsünü duyabilmek, yaşayabilmek, O'nu öğrenip anlayabilmek önemlidir.
Şiirime bu muhteşem yorumlarınızla yapmış olduğunuz destek ve katkı için teşekür eder sağlık ve sıhhatler dilerim.Başbuğumun hbulunduğu bir kurultayda onbin kişinin huzurunda okumuş olduğum bir şirimle sizi başbaşa bırakıyorum.
Şiirime bu muhteşem yorumlarınızla yapmış olduğunuz destek ve katkı için teşekür eder sağlık ve sıhhatler dilerim.Başbuğumun hbulunduğu bir kurultayda onbin kişinin huzurunda okumuş olduğum bir şirimle sizi başbaşa bırakıyorum.
Selam Sana Başbuğum şiirin de harikaymış. Paylaştığın için teşekkürler kardeşim. Gözlerinden öperim. Yeğenlerime ve yengeme de selamlar. Allah'a emanet olun kardeşim.
Şiirime yorumlarınızla yapmış olduğunuz destek ve katkı için teşekür eder sağlık ve sıhhatler dilerim. Başbuğumun huzurunda onbin kişinin huzurunda okumuş olduğum bir şirimle sizi başbaşa bırakıyorum.
Selam Sana Başbuğum şiirin de harikaymış. Paylaştığın için teşekkürler kardeşim. Gözlerinden öperim. Yeğenlerime ve yengeme de selamlar. Allah'a emanet olun kardeşim.
Şiirime yorumlarınızla yapmış olduğunuz destek ve katkı için teşekür eder sağlık ve sıhhatler dilerim. Başbuğumun huzurunda onbin kişinin huzurunda okumuş olduğum bir şirimle sizi başbaşa bırakıyorum.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.