0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1081
Okunma
Vagon vagon odalar
Uyku tutmazken uykularımın
son postası kalkardı gardan
ardımızdan ne uğurlayan ne el sallayan
olmazdı gecenin o saatinde
birbirine bağlı çocuksu Vagon’lardı
hızla gelip geçen kibrit kutuları
buğday tarlalarında başaklar Fülüt çalarken
bostanlarda kaplumbağalar
buluşurdu kaçamak
güneşin kızıl bir güle dönüp iz bıraktığı damlar
ve o damların duvarlarına dayamış sırtını
sararmış bıyıkları ve elleriyle tütün rengiydi adamlar
yırtık lastik pabuçlu
ağzında
sakızıyla
kızlardı gülümseyerek tek uğurlayan
bakarlarken trene gözlerinde sorularla
hızla gelip geçen odalardı tren
canları acıtan düdük sesiyle
bir gün belki bu odalardan
bir anne
belki bir baba
inerdi elinde bavuluyla
hiç gelmezdi ki beklenenler
odalar yürür giderdi giderdi
kapkara
beşik gibi salladıkça tren
uyurdum
sakız çiğneyen kızı
alırdım koynuma
uykumuz is kokardı
24/Haziran/2014/Salı/Bodrum
Yüksel Nimet Apel