5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1531
Okunma
günlerden bir gün,
bir pembe şiir düştü aklıma
oysa ateşe mahkumdu ellerim
binlerce büyük günah işlemiştim
yazamazdım..
yine o saatlerde düşündüm
eskittiğim tüm düşlerimi yine
sana geri dönebilmek arzusu
söndürdü yine o ateşi
ve ateşin içindekileri
yazdım..
ben bilmem unutmayı
unutamam yaşadıklarımı
yahut yaşayamadıklarımı
keşke de taşımaz yüreğim ama
başladım işte yine
için için yazmaya..
kokladım bir çiçeği yine
ve seyredaldım o çiçekteki arıyı
yine derin nefes alabildim
ilk doğduğum anmışcasına
ve seni sevebildiğimi anladım
evet, hala çünkü sana
yazabiliyordum..
bir dünya çıktı ki karşıma
içinde gökyüzü mavi hala
ve bahçelerinde çocukları mutlu
kardeş ya da arkadaş
yahut sevgili, sevdalı belki de
içinde oyuncakları bir bahçe
ve bahçenin içinde yazılmayı bekleyen
satırlar..
ne karanlık yaşamışım oysa
hatta oysa bilmemişim zamanı
yaşadığım hiç bir anı
ve belki de şu anı bile
oysa atmıştım noktayı
ilk satırın sonuna çoktan
ve hiç eksilmedim de ben
yazdıklarımla..
yazamadıklarımla..
sana seslenmekten öte bu
olmayıversen de anlatırdım
yaşardım nasıl olsa habersiz
ama haberim olmasa da
başlığı aynı kelimeleri
dizerdim yan yana..
çünkü sen bir insandan başkasın
çünkü sen bambaşkasın..