2
Yorum
6
Beğeni
0,0
Puan
1459
Okunma

Maviye çalardı gözleri
Harmanıydı denizin her halinin
Ağladığında
Laciverte boyanırdı üstüm başım
Hele süzülmeye görsün damlalar
Mercan kızılın da firuzeydi bakışlar
Silerken yaşlarını
Ellerini yakardı inciden yakamozlar
Bazen de sis çökerdi
Yosun kokusunda çiy damlardı mavi kıyılarına
Düştü düşecek gibi
Asılı kalırdı alt kirpiğin de
Benim içim de fırtınalar kopar
Buğulanan enginin de hapsolurdu yüreğim
Siz bir de gülerken görün
Turkuaz gölgeler oynaşırdı harelerin de
Yıldızlar raks eder
Cümbüş tutardı ay geceye
Bir çingene sevinci yaşar
Ateşinde oynardı sevinçlerim
Kıstığında bir çift nazar boncuğunu
Güneş öperdi göz kapaklarını
Sıcak ikliminde ısınır
Unuturdu ayazı yorgun bedenim
Elifin de kaybolur,
Alabora olurdu tüm hüzünlerim
Artık bir martı çığlığı duyarsan suların da
Tanı kanatlarımın sesinden
Tanı aşkını yurt edinmiş kimliğimden
Dilek USTA