Dün sabah

"Haziranda yağmur, hem de bardaktan boşanırcasına
Hele bakın şu ıhlamur ağacımın yasına"

Sevgili ıhlamur ağacım
Sarkık çiçeklerinin sarımsı demeti
Bugün sanki biraz küsmüş gibi
Ama haklısın mevsimsiz yağmurlar üzdü seni
Biliyorum bu yağmurlar geçince
Kendini toparlayacaksın...

Ben de senin gibiydim bir zamanlar
Hüzün yağmurları yağardı üzerime
Ayrılık bir sağanak gibi çökmüştü yüreğime
Sonra bir gün "Gidiyoruz kalk gemi!
yalpanı vur şöyle bir"
Yeniden hayata at demir diyerek
Toparladım kendimi...

Sevgili ıhlamur ağacım
Hayat her şeye rağmen çok güzel
Bembeyaz bir ölüm düşlemeliyiz
Hayatı dolu dolu yaşayarak
Bazen gülerek bazen acı çekerek
Çekilecek bu kürek
Beyhude küsme birazcık ıslandın diye
Üstelik şimdi tam kurutulup çay olma zamanın
Daha bir kaç gün önce pembeleşmişti yaprakların
Emin ol güzel olacak yarın...

Ilık bir nehir gibidir hayat
Ama ya çok ısındığında ya da çok soğuduğunda
Viran eder
Yumuşak inişler yapamazsan
Ne gam biter ne keder
Ben yanmışım ben ağlamışım umurunda olmadı hiç
Ağyar dedim inledim
Ondan başkasını sevemedim
Lakin yaşayıp gidiyorum işte...

Sevgili ıhlamur ağacım
Senin o güzel kokun benim en büyük şansım
Mehtaplı gecelerde o güzel kokun
Hafif esen rüzgarla sevişirken
Ürkek öpüşlerin bir güneş gibi doğar içime
Şimdi sen de böyle yaparsan
Nasıl uyanacağım hüzünden arınmış sabahlara?
Nasıl tedavi olacak içimdeki yara?
Ve nasıl dayanacak ketumiyet
Nasıl çay sefaları yapacağım bir başıma?
Sen her zaman benimle olmalısın
Karışmalısın gülüşlerime ve göz yaşıma...

Ben senin hem o zarif hallerini sevdim
Hem de yüzündeki hüznü
Ama en çok gülüşlerini
Beni bir ömür gibi sarmanı sevdim
Yarından tezi yok yine her şey eskisi gibi olmalı
Bu havaların getirdiği valsler gelip geçiçi
Irzına geçilmiş bir hayatta tek çare direnmek
Direnmek ve inadına sevmek
Yalnızların ülkesine her zaman hüzün konuk olmaz ya
Sen benim için hayatın şifresisin
Ve benim gibi direnmelisin

Ve bu sabah

"Bir kuş değdi pencereme
Şafak vakti açtırdı gözlerimi"

Gülümsüyordu sevgiyle ıhlamur ağacım
Önüme "şarapla ekmeği" koydu yine
İşte böyle; Alışığım ben senin o çıkarsız sevgine
Ben de gülümseyerek merhaba dedim yeni güne

Bir Haziran günü

Yazan ve Seslendiren Mehmet Fikret ÜNALAN