1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1166
Okunma
Islanmamak için şemsiye açtın mı hiç üstüne?
eşiğinde durup yanımda olmak isteyenleri düşündüm
dilinin paslı yanıyla bahaneler üretti tuzun
ne severdim tuzunu banmayı dudaklarıma
denizim
köpüğüm
tuzum
güneş doğmakta bak üstüne doğru
sabahlığını giy süzül yine karşımda
bugün de yakışmış maviler sana
ama öyle yakıcı
ama öyle hırçın
ki dalgaların
içinde eridiğim cam kuşları bile sevinçli
eşiğinde durdum
ayaklarımda kum taneleri
seni seviyorum
ölüm anında hasreti bin kez öldürenler kadar
anlamsız geliyor sırtındaki gemiler
içimin buz
dağları kopuyor bir bir
hayatımıza girenler
hayatımızdan çıkanlar
bazen şampanya rengi bir ayrılığı süslemek isteyip
adını unuturuz ya ilişkilerin
işte
herkesin bir denizi olur
bırak yaşamayı
boğulmak bile isteyeceği maviliğinde
bir deniz
sen
bir adamın sırtından seyre daldığım sonsuzluğum
üstüne uzanıp ıslanıp ıslanıp batmak vardı derinliğine
kayıklar gibi salına salına.
5.0
100% (2)