1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
870
Okunma
Ankaranın betonlaşmış yüzüne inat
Bir güvercinim vardı, sarı kanat
Gözleri boncuk karası , şirinmi,şirin
Eşide kendide , Hünkari, idi,
Ölümün peşine ,niye,niye takıldı ki,,,,,
Kendi dişi, fındık burunlu ;Oyunbaz-ı
Çöp tenekesine atmışlar, törensiz
İnsanlar niye, bu kadar acımasız
Enselerinde solurken, ölüm nefesleri
Güvercinimin ;Eşi hüzünlü, ben üzgün
Can aynı can , ölüme teslim
Peygamberim sağ olsaydı, inanın
Çocuk gönlümü teselli ederdi
Ölmek mi kolay, yaşamak mı
Ne yaşayanı ,ne öleni ;Çözemedim
Aklım kördüğümlerin çıkmazında
Ve yok oluşlar, başlangıçlar müjdesi
Çocukların ağaç evidir, gönüller
Umutlar penceresi, korkular kapısı
Uğur böceği ve yusufcuklar; Nerdesiniz
Bir haber yokmu;Ölülerin gittiği yerden
Kötlük, Kutsallık zırhında ,
Ülkemin sosyal yarası, beklentilere makum
Ölen güvercinimin, bin fazlası
Kimse görmesed e kanatır, kanatır içimi
Güvercinimi ‘çöp tenekesine’ atanlara
‘niye bir karış toprağı çok gördünüz’ dedim;
‘bizim toprağımız var mı ;Güvercinin olsun’ ?
‘Toprak reformunu unutmuşken partiler’ Dediler
Yarsuadım ‘bu benim toprağım’ diyemedim
Güvercinime mezar yeri olsun
Habilleri sırtlamış ‘Kabillerin Ankara sı’ gözün aydın
Yarınlar ‘Bürütüs lerin’ mirascısı
Ankaranın betonlaşmış yüzüne inat
Bir güvercinim vardı, sarı kanat
Gözleri boncuk karası , şirinmi,şirin
Eşide kendide , Hünkari, idi,
Ölümün peşine ;Niye,niye takıldı ki,,,,,
5.0
100% (2)