Gülen gözlerime yaşlar dolacak;
Bu şehirden birgün gidersen eğer…
Diktiğim goncalar tek tek solacak;
Bu şehirden birgün gidersen eğer…

Hayale uzanır beyhude kollar;
Hal hatır sormadan tükenir yıllar;
Gelir mi diyerek beklenir yollar;
Bu şehirden birgün gidersen eğer…

İçimdeki çocuk hayata küser;
Fırtınalar kopar rüzgârlar eser;
Mutluluk selamı, sabahı keser;
Bu şehirden birgün gidersen eğer…

Sevdiğim ne varsa düşman görünür;
Düş olur sensizlik sana bürünür;
Umutlarım gece – gündüz sürünür;
Bu şehirden birgün gidersen eğer…

Kırk yılda bir gülen gözlerim olur;
Dilimde her vurgun sözlerim olur;
Hicran sokağında izlerim olur;
Bu şehirden birgün gidersen eğer…

Neyim var nasılım bilinmez artık;
Yaş dolar yanağım silinmez artık;
Tebessüm ne demek gülünmez artık;
Bu şehirden birgün gidersen eğer…

Yakar bu hasretlik sönülmez inan;
Vuslat gemisine binilmez inan;
Gitmesi kolaydır dönülmez inan;
Bu şehirden birgün gidersen eğer…

Güneş doğmaz olur geceye inat;
Üstüme yüklenir ızdırap kat kat;
Kaybolur tüm renkler susar kâinat;
Bu şehirden birgün gidersen eğer…

Sensizlik ruhumu arayıp bulur;
Hasret güler inan bahtiyar olur;
Aklım ziyandayken fikrim kaybolur;
Bu şehirden birgün gidersen eğer…

Gündüzüm yas tutar gecem ziyanda;
Hasret canda durur ölüm bir yanda;
Söyle can kalır mı sensizken canda;
Bu şehirden birgün gidersen eğer…

Ali ALTINLI – 27/01/2015
Saat: 16:36