0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1524
Okunma
Bir kez daha bakıyorum yorgunluğunun küçük yüreğine
Sığınmacı oluyorum ellerinde konaklayan
Coğrafyası dilsiz oluyor Tarihinin hegomanyasında
Kripton notlar düşüyor geceleyin hayallerinde
Donuyorum içindeki aydınlık hülyalarda
Bakışlarımı koşturuyorum her teneffüs zili çaldığında
Martılar konaklıyor erken vakit kiprik uçlarımda
Daha ısramadan aldığım simidin ucunu
Çayımı soğutuyorum dalarken hayellerinde
Beni kendine bırakıyor usulca gülüyor yüzünde
Daha koşamıyorum ,çizgi taşlarında takılıyor ayaklarım
Bir sözcüğüne mat oluyorum piyon hamlelerinin
Yenilgiler yargılıyor bedenimdeki soyutlanmayı
Bakmadan geliyorum göçebelik çadırına
Krizantem çiçeğine bulaştır gözlerini
Yaşına bakmadan sorgulansın hayatın kriterleri
Sen Dünyalı sen saçlarında güneşi bağlayan
Fıratla Diclenin kutsallığında büyüyen
Çorak toprağaına yüz sürdüğüm mahsulüm
Çıkta gel bekliyorum şafak uzamadan geceme
ENGİN YILMAZ
24...01....2015