eskiden düşüncelerim daha bir berrakdı,
sana dair
senle geçen her ana dair...
şimdi,
kovaladığın aşkın peşinden
aşkımı yamamaya çalışan bir budala gibi hissediyorum.
hislerim evrimleştirilmemiş birer yaban hayvanı gibiyken,
şimdilerde ev kedisi modunda..
artık söz geçirebiyorum,
gerçeklerin osmanlı tokatı çarpıyor her düşünce eyleminde, ruhumda.
kalbime yalanlardan bir demet gül vermiyorum artık,
ortalık senle dolu mis gibi yalan kokmuyor artık...
yaptığın taklitler midemi bulandırsada,
çektiğin kopyalarla her kalpe girersin diye düşünüyorum.
ölüm temalı şiirlerle,
yanlızlık kokan cümlelerinle,
her insanın acıma ve sahiplenme duygusunu fetedebilirsin.
delikanlı biri değilsin bence,
aksine,
kendini,kendi dünyanın kahramanı ilan etmiş bir don kişotusun bence...
ki
sürekli düş dünyanda olmadık şavaşlarda kahramanlık ediyorsun...
izlemek çok hoş seni.
finali bekliyorum,
nasıl biteceğini bilmiyorda değilim aslında...
cam önlerinde,yol başlarında aşkı bekleyen bir görselliğin varsada,
aslında kendi dünyanda sanal alemler yaratıp yaşıyanlardansın.
nasılmı?
hayatı ıskalıyorsun taklit yapacağım diye...
acınası bir haldesin,
oysa kaderin hiçde acınası değilmiş sana tain edilirken ALLAH tarafından,
nedense yaz kahpe,boz kahpe modunda yaşıyorsun,
gelene kahkaha,
gidene barışma modunda değilimlerle avuntularla yaşamanın dayanılmaz tadındasın vesselam...
unutmaki,
beddua en çok edenın eline yapışan bir çamurdur,
dikkat etde çamurlu ellerle ekmek yemek zorunda kalma,
kalmaki yaşıyacağın şu üç günlük dünyada en kutsal şey,helal ve vicdanı temiz bir lokma ekmek yemekdir aslında...
unutma öteki tarafta dumanı üstünde tüten ekmekler çıkmıyor fırınlardan.
çünkü fırında fırıncıda yok...
içindeki şeytana övgüler düzen,
tek dişi kalmış birine,
ne yazılabilirki bunlardan daha çok...
aklımın ve kalbimin en sağlam ve en temiz safhasındayım şimdi..
nedenmi?
melek görünümlü şeytanlarında,
ruhlarının atom moleküllerini çözdüm çok şükür...
yani hamurunuz nedir?
gramınız kaç kuruş hesap edebiliyorum artık.
sıkıntı yok şehrin bu yakasında...
metoroloji havaların ısınacağını söylediğinden beri,
korkum yok gece çıkan yarasalardan..
yarasalar sıcak hava sevmez bilirim...
bence final hiç önemli değil...
delilerin,
delilleri yokdur yaşamın kaç köşesi olduğuna dair...
en çok
çoku çoku,
her deli açar kıçını dünyaya doğru ve işer,
kimlerin bakdığını önemsemeden...
işe
ve çişinle oyna bence...
şap şap şap vur ellerini çişine...
delilerin finalleri havai fişekler eşliğinde dir,
yak fişeklerin fitilini
HADİ.....