Sena söz vermiştim,
Yüreğimde götürdüğüm seni,
Can evimde taşıyacağıma;

Sol yanımda taşıdığım emanetin hasreti,
Kor gibi,yakar oldu bedenimi,

Şimdi yüreğime düşen ayrılığın acısını sorma,
Bir zamanlar gök kubbeye sığdıramadığımız ,
Kutsalımız, küçücük yüreğimde, dağlar gibi volkana dönüştü,

Delicesine, yüreğimde biriken suskunluğumu,
Bazen haykırmak geliyor içimden, sensin diye yıldızlara,
Duy beni, duy sensizliklerimi diye,

İçime düşen hasretinin delisiyim mecnun misali,
Gözlerim semada, seni ararcasına bakındım durdum,
Can evine can, sol yanıma yoldaş olsun diye,

Tövbelerimi bozdum, uzayıp giden yollara düştüm,
İçimde bin yangınla yürüdüm, mahşeri sevdalara,
Buğulu camlarda buz kesen yüreğimin ayazını gördüm,

İçimin iç yanına sokup götürdüğüm senden,
Gönlümün duvarına bir sevda resmi çizdim,
Yıldızlar ile çevirdim, karanlık gecelerde ışıtsın diye,

Şimdi yorgun yetim ve yaralı sol yanım,
Ayaza çekmiş bir akşamın en uzun gecesinde,
Yankılanan şarkıların ,hüzünlü makamını duyar gibiyim,

Ağlamaklı gözlerim,Kalbim hicranlarda yine,
Hasretine dayayıp yüreğimi, başımı alır gider gibiyim,
26.12.2014
Ş.Kalafat-gülyalım
Ey sevgili;
Bedenimizi saran sarmaşıkların, solgunluğu yansıyor şimdi düşlerime,