Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Şaban Aktaş (Homerotik)
Şaban Aktaş (Homerotik)

BİR MİDAS SÖYLENCESİ: BULUT GÜVERCİN

Yorum

BİR MİDAS SÖYLENCESİ: BULUT GÜVERCİN

8

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

2623

Okunma

BİR MİDAS SÖYLENCESİ: BULUT GÜVERCİN

BİR MİDAS SÖYLENCESİ: BULUT GÜVERCİN




yontucunun kadehinde ambrossia, dibe çökmüş zaman
günün geçmez akçesi bakır, bronz üstünde patina
antik kentlerin yıkıntısı içimde
esrik bir ruh, bir hayâlet, bir rüzgâr gibiyim
devrilmiş mermer, granit sütunlar arasında Atina


kim bilir kaçıncı deri değişimi tenimdeki yılanın
kaçıncı düşüşüm cemre gibi havadan suya
sudan toprağa, esişim tozlanıp çiçeklenen yaprağa
görünmez bir el restore ediyor çağları
kış uykusundan kalkıyorum bir Helen yontusuyla ayağa


canlanıyor bedenimde tarih; dor, iyon, korint kompozit
mermer sütunlarda sarmal, alınlıklarda friz
asma ve kenger yapraklarıyla bezenmiş
rölyefler arasında düş, yüreğimde niş tenin
tanrıçasısın yepyeni aşkın ve güzelliğin; ’Gülafrodit’


nasıl dizilirse bir çocuğun dişleri, süslenirse uykusunda düşleri
nasıl patlar dağlarda gözlenirse sular, sen de işte öylesin
bahar dalında sürgün, yaz ayında meyvesin, Ağustos’ta beyaz incir
gölgesinde pranga, kolların boynuma zincir, dalında -Yasak Elma-
ilâh yüreğim aşkın elinde parya, heyhat, ne verdiyse alır bir bir


Pan’ın flütünde, Apollon’un lirinde, bağlamamın telindesin
çınlıyor dilinden düşen her sözcük, yankılanıyor hüzün
Bülbül Dağı eteğinde Artemis’ten Meryem’e kutsal bakiresin
antik Efes, Afrodisyas kadar zengin, içinde altın gümüş zümrüt
canlı bir şaheser, ince bir gönül işçiliği, sancısı ağır tatlı güzel yüzün


delgeç burgu keski kalem; acıyla simyacının elinde
hava toprak su ve ateş; güneşin tekerinde, güneyinde Anadolu’nun
Akdeniz’in köpüklü turkuvaz sularında doğdun, bir istiridyenin içinde
Styks ırmağında ölümsüzlükle kutsadım seni; gözlerin ölgün
topukların Afrodit’ten dolgun; eridi mermer, içtim suyunu yudum yudum


yön verdin güneşe, zamanı aşka boğdun, sökmez nifak, Ares çaresiz
gitseydiniz bir kaç güzel İda Dağı’nda Çoban Paris’e
ben olurdum rehberin,’Altın Elma’yı sana verirdi bu kez
ağlarken Isparta’lı Helena, bir dolu mendil Goldenstar elma ona
sana geceyle gündüzün sınırlarında, bahçelerini sunardım Hesperid’lerin


camdan bakan ne görür, gökyüzü, gözakında damar damar mermerimsi
ardında güneş saklı bulut, kayıp yıldızlar, bir dilim ay
peynir tekeri değil, takla atıp yan yatıp süzülen beyaz güvercin
gündüz günebakan, gece ayçiçeği, kuş üzümü gözlerin; gönül çerezi
kabaran göğsümde bir parça sevinç, çağrısız konuk canevimde tünemiş


kuş uçumu, düş göçümü uzak kentleri geziyoruz seninle, alaca akşam
rıhtımındayız Mavi Göl’ün, beyaz zarif bir kuş gibi taştan taşa sekiyorsun
lotus çiçekleri açıyor yüzün suda, yakamozlanıp gece yarısı sevdayla
karşıma alıyorum seni; çığ düşüren gözlerin, kar topundan ’Dolunay’
esiyor meltemin, yalanıyor kumsal, gizleniyor izlerin kıyılarda usulca


değil mi geldin, ayağın değdi buralara, eğildin suya hayran, o da hayrandı
kuğu olaydın içine dalıp, renkten renge girer her an Eğirdir - Hoyranlı
hüznün en güzel yelpazesini dokur atlasında güneş, serer suya ibrişim
neler anlatır bilsen kıyıda rüzgâr, batan güne nispet salkımsöğüt gelincik
köpüren bulutlarda evrilir zaman, eğilir dağlarına, eğrilir sicim sicim


çifte düğümlenir hüzün, gamzelenir tomurcuk gül nektarlanır dilin, esin perim
’Öyleyim!’ derdin, halıcı bir kız gibi gülümseyip; sevgiyle dokunur, ürperirdim
gökte arar, yerde bulurdum seni, bakıp el sürmediğim; büyüyen yalnız evren değil
içimde sevgin, özlem sardı benliğime, gerdanında ay yumağıyla, kendinden iri
güneşe dönen yüreğim, kozasını ışıkla ören yaşlı bir ateş böceği şimdi


aşka gönenç duygularımın artıyor madalyası gündelik; altın, gümüş, inci
talihimin tarihinde en büyük hazine dairesi, en parlak yaşama sevinci
ylıdız yıldız gözbebeklerin, bekliyorum hilâlinde ay’la Venüs’ün geçişini
batırıyor pergelini güneş, göğsümde bir gül dikeni, seni çiziyor
sonsuz boşluğunda evrenin, kan gölünde güllerim, eksenimdesin sürekli


en küçük hatayı bağışlayamam senin için, yanlışı affedemem
kırarım ellerimi, keserim dilimi, dağlarım gönlümü nedensiz
kusursuz olmalı yontusu düşlerimin, her boyutta görebilmeliyim seni
aynası çıkmalı kâğıda yüzünün, sırrını ben çözmeliyim -Ay Güzeli- gövdesiz
düş hızıyla uçan kelebek; nereye baksam mâsum yüzlü bebek, hep gözdesin


demelisin ki; benliğim yok ortada, tinim eksik, kollarım noksan
bir ırmaksın -Sevda Seli- söyle başka ne yapabilirim, sen yanımda yoksan
bir yontusun kolları kesik; sorma beni, tıkandı beynim, kireçlendim
başım ağrıdan çatladı çatlayacak, ’Düşünen Adam’ı düşün, bir farkla
elleri yüzüne kapanmış, parmak uçları gözkapaklarında; bak


seslendi yontucu;-Kırk dereden kırk çakıl topla, aç göğe ellerini, sonra
yere bırak, dokunduğun aşk olsun!- dedi ve şimşek çaktı apansız; son takla
ateşle süzülüyor Bulut Güvercin, dallanıp budaklanarak, dön artık
tüm bereketiyle avuçlarımda gökyüzü, sağanak, bir amansız hıçkırık
neşeyi, sevinci ilkyazlara sakla, tek seni düşünüyorum yağıyorsun ılık ılık


ne sönmedik kireç kaldı ne ’Düşünen Adam’, yontucu da görünmüyor ortalıkta
suyla söner ateşle yanan, su gerçekse aşk yalan, ilk uçuş, ilk düşüş nerede ne zaman
bilinmez, yenik düşer aşka ozan, aşk kendini (y)aratma savaşı, düşerse toprağa
tohumdur kazanan, aksi halde sudur serapta kaybolan


Günle açtı, güvercinle kapattı ozan yüreğinin penceresini
bakalım yarınki uçuşu nereye,
elden ele, dilden dile Bir Midas Söylencesi
günün ilk ışıklarıyla, göğsündeki pencereye...

Şaban AKTAŞ
12.12.2003-09.02.2004
GÜZEL ATLAR ÜLKESİ (KAPADOKYA)

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Bir midas söylencesi: bulut güvercin Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Bir midas söylencesi: bulut güvercin şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
BİR MİDAS SÖYLENCESİ: BULUT GÜVERCİN şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
ALGIN.
ALGIN., @algin-
20.3.2013 11:50:02
Dün okumuş çok beğenmiştim
bugün yine
bunu öyle bir yerde saklamalıyım ki arada okumalıyım dedim içimden
birde kapadokyada yazmışsın
benim için en sevgili yerlerden biridir

defter adına gözden kaçırılmış bir şiir bence
çok tarzınız olmasada yeniden paylaşmaya ne dersiniz :)
kızmayalım ama tepki olacaksa lütfen içinizde kalsın

bir çok eserinizi okudum ama bunu içerik olarak da çok beğendim edebi dilini de
yüksek kalitede kültürel bir birikim ancak bu kadar güzel aktarılabilirdi
çok keyifle okudum
ve tekrar tekrar okuyacağıma eminim

gönlün kalemin dert görmesin şair
çok saygı ve selam ile...
lemide
lemide, @lemide
29.11.2011 14:35:41
bir tarih kokusu sindi üzerime dokundum geçmişin gizemine teşekkürlerimle
Hilmi YAZGI
Hilmi YAZGI, @hilmiyazgi
10.5.2008 08:07:15
Diyorum ben bu şiiri nicin görmemişim.

O tarihlerde bir ay is seyahatine ciktigim icin sitede yoktum dost.
Kurulda seyahatteymiş anlaşilan, ya da şiiri anlamadilar japonca diye..

Iyi ki forumda yazini gördüm..
düşüncelerimi yine tepetakla ettin ya.. helal!!!
Sennur ÇETİN
Sennur ÇETİN, @sennurcetin
2.3.2008 15:23:10
**aynası çıkmalı kağıda yüzünün,sırrını ben çözmeliyim - Ay Güzeli- gövdesiz
düş hızıyla uçan kelebek;nereye baksam masum yüzlü bebek,hep gözdesin**
***
dursun dünya düşlerinin sıcaklığında uyuyayım söz bitti çaresizlik hüküm gözyaşlarına dercesin .harika anlatım
tebrikler .
Etkili Yorum
Şaban Aktaş (Homerotik)
Şaban Aktaş (Homerotik), @saban-aktas-homerotik
13.2.2008 20:16:34
Kenger evet dikenli bir bitki,antik Roma ve Hellenistik dönemde mermer taş işleme sanatında frizlerin desenini oluşturmakta kullanılmıştır,çoğu bunları enginar yaprağına benzetir,fakat kengerdir,sakızı yapıldığı gibi yemeği de yapılır,ilkbahar aylarında kırlardan toplar halkımız.

Özel isimler,mutlaka büyük yazılır diye düşünürüm,ancak ay güneş dünya çok kullanıldığı için büyük yazma zorunlulğu kalkmıştır,Dolunay derken anlamda kişileştirme yapıldığı için(şairin düşünde) büyük harf seçildi.

Finalde son paragraf niçin büyük harf diyeceksiniz, bu bölüm ırmak şiirin bittiği yerdir,sonuçtur,'Onlar eremedi muradına,biz çıkamadık kerevetine ', masalsı,destansı bir özellik?
Ayrıca,ilk çıkacak şiir ktabımın adı ''AY GÜZELİ- SEVDA SELİ ''olacak'
ne yazık ki şiir yayınlandıktan sonra bazı sitelere isim oldu.Ancak bu isim ve şarkılar noterce l998 yılında bende onaylıdır.Yoksa bu dört sözcük kolay yanyana getirilemez,Poetik'ustan Yılmaz Arslan bey bilir bu konuyu.



Şaban Aktaş tarafından 4/8/2016 11:28:03 PM zamanında düzenlenmiştir.
Etkili Yorum
Dr. Ufuk Bayraktar
Dr. Ufuk Bayraktar, @dr-ufuk-bayraktar
13.2.2008 19:55:28
büyük emek harcandığı apaçık... kutlarım...
esseni
esseni, @esseni
13.2.2008 18:17:29
Yorucuydu uzun şiirinizi okumak.
Dize başlarında yada şiirde tümden küçük harf kullanmak bir tercihtir kabul ediyorum
ama hepsini bu şekilde yaparsanız..
Ancak şiirin içinde büyük harf kullanılması gereken hemen her yerde büyük harf kullanıp da
başta kullanmamak biraz tuhaf kaçmamış mı sizce de?
Kenger benim bildiğim bir çeşit diken. Kökünden acı bir sakız çıkan.
Dikenin yaprağı olur mu diye sorsam bilgisizliğimle..
Bazı yazım yanlışarınızı da düzeltirseniz isabet olur.
Emeğinize teşekkürler.
llorar
llorar, @llorar
13.2.2008 17:20:51
yön verdin güneşe,zamanı aşka boğdun,sökmez nifak,Ares çaresiz
gitseydiniz bir kaç güzel İda Dağı’nda Çoban Paris’e
ben olurdum rehberin,’Altın Elma’yı sana verirdi bu kez
ağlarken Isparta’lı Helena,bir dolu mendil Goldenstar elma ona
sana, geceyle gündüzün sınırlarında,bahçelerini sunardım Hesperid’lerin

çok çalışmam çok okumam gerekiyo
okuduğumu anlamam gerekiyo
kalp gözü gözdeki perdeyi kaldırmak
gerekiyo
bunun içinde okuyup anlamak gerekiyo saygılar ve sevgiler.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL