3
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
2183
Okunma

güneş yorgun bir ihtiyarın ısıtırken kemiklerini
yiğidin dörtnala geçer küheylan gençliği,
dizilirse boğazına umut mevsiminin acı meyvesi
sırtına bile vurmaz sevdik bir simanın elleri.
bırakır giderler sonra yanarken için için
yüzünü gölgesine dönüp sevdiklerin,
kiminin avucunu kaşındırırken kârın
kiminin gözüne sürmedir karanlığın.
iki gün yüzün gülsün hemen sebep sorarlar
bir başına ağlasan dönüp yüzüne bakmazlar,
kalbine devrim diye aldığın canlar
hele bir ters düş de gör ,içten darbe yaparlar.
hangi yol iniş ise oraya akarlar su gibi
yolunda yokuş görsün kaçar dizlerinin ilmiği,
ayağına takılsa feleğin ince ipi
bende düşerim deyip bırakırlar elini.
5.0
100% (7)