7
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
1542
Okunma
hava
aralığın yeldasında ilk nefes
tabiatın zemherisine inat
canın bedene düşmüş haliyim.
sırça tepside sunulmuş
meze misali
varolmaktaki gizemim
sadece bir yudum nefes.
gönüllümüydüm hatırlamam
nasıl bir imtihan ,mürebbiyesi olmayan.
öğretisi bolca
duyumsamadan
özümsemek zorunda kaldığım.
ateş
içsel bir yalvarışa inat mı
ateşi hissetmem.
yüzeysel bir gerçekliğin
efendiliği mi
her bakışımda ayrı bir küstahlık.
varla yok arasındaki
araf yolculuğunda
duraksız inmelerimi
neden umursasın ki.
yok ediciliğine alet ettiği sigaram
belki de masumdu,bombaların yanında.
toprak
onca cana yataklık ederken
ağırlınca kanı sindiren
gizemselliğin ötesinde
korkularımın en karanlık
dehlizleri.
kirli bedenlerimiz
üstadın elinde bir çömlek misali
şekil bulsada
düşen yaprakların ritmiyle
oynadığı oyunların sonunda
kusar tüm öfkesini.
ucuz pansiyonun
odaları gibi odalarıyla
resepsiyon defterine yazmıştır adımı,
istemesemde.
su
keşke temizleye bilse ayıplarımızı
insanız diye haykıra bilsek
yıkanmışlığın ötesine.
belki
cennetin anahtarını
anne karnından toprağa karışan
ilk suyla kaybettik.
mürebbiyesiz geldiğimiz hayatın
sınavlarından
çocukça bir eğelence olsun
kaçalım
5.0
100% (13)