0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1141
Okunma
zamanın eskiyen yüzüyüz
ellerimiz düğümlü yüzümüze
sicim gibi bir gözyaşı yağmuru
gecenin feryadı inlerken gökyüzünde
kızıl baharlar küskün
sarı yaprak kümeleri göç telaşında
hayat biraz buruk
bazen de kahve telvesi acılığında
şimdi hangi kitaba baksak
kanunu bu değil yaşamanın
rüzgarlar habercisi uzak özlemlerin
yanık ekmek kokusu bazen
bazen de yar kokusu burnumuza ilişen
lirik bir yalnızlık
soğuk bir sessizlik
kederli bir gazete haberi dibe vuruşumuz
kaçıncı sayfa kaybedeniyiz biz?
bu kaçıncı arbede yaşamakla
ölesiye giriştiğimiz ?
kurganlar çekilmiş gökten
zaman asılmakmış vakitlerden
her yer; el, yüz, bacak, kafa
bu savaş ne büyük kovalamaca
bir bir kaçarken seferler avcumuzdan
kendimizden öteye varmak ne zor temaşa
sokaklar dolusu evsiziz
yaşamak dolusu ölümlü
kendimiz kadar başkasıyız
zamanın eskiyen yüzüyüz
ömür denen filmin kimbilir kaçıncı sahnesiyiz
gözyaşı ağaçları gibiyiz
dört yanımız yağmurdan bir ülke
ve gözyaşına şemsiye tutulmaz ne çare ..
- Abdullah Cemek
5.0
100% (1)