Geceme ay mı doğdu yoksa düş mü gördüğüm?
İçeride bir şey var cana sanki kördüğüm
Birer birer yıldızlar kayarak indi yere!
Fısıldaşıp arada yanıp yanıp söndüler
Bir kubbenin üstünde toplanarak döndüler

O ne ahenkti ya Rab! O ne güzel bir andı
Mümkün değil anlatmak akıllara ziyandı
Gokten yere uzandı parıltılı bir dere!
Düşünme melekesi felç olmuştu ki zahir
Hiç bir şey anlamadım olan bitene dair

Rüya değildi asla gerçekti; diyebilsem
Anlar mıydım ki acep gözdeki pusu silsem?
Seslendim bakmadılar dönüp bana bir kere!
Duygusala bağladım etrafımda dönerek,
Dedim; ey küçük aklım anlamak nene gerek

Yavaş yavaş dağılıp gittiler ardı sıra
Kıskacına alıp da yüreğimi kim bura!
Gönlü aşka boyayan bir koku sindi yere!
Aşarak sinedeki kapının eşiğini
Çepeçevre doladı gönlümün beşiğini

Dağılırken karanlık bülbüllerin sesleri
Dalga dalga yayılıp aşkla salladı yeri
Ayrılık hüzün salıp düşürmüştü kedere
Rüya deyip bu hali acep hayra mı yorsam?
Uyandırmayın sakın eğer ki uyuyorsam!


15 Kasım 2014