En karanlık yerde bile bir cevherdi diyara olan sevgi.
Ne aşağı şehirler nede yukarısı azıtacak kadar edepsiz değilken
tüm dünyada ki günahları toplayıp da yığsan
edep ve hayası kayıp bir yurttaşın ülkesine verdiği zararın zerresinin bile karşılamaz….

içimde kıpraşır da durur oynak sancılar
neyi tutsam olmuyor
sanki eziliveriyor elimde tüm dünya
gönlüm pek de perişan
yerlere yıkılan kupkuru ağaçlar gibi
çiğnenmiş bir kaldırım taşı
veya Cudi de şehit diye taşlara yazılmışçasına
tüm umutları kökten sarsılmış bir millet gibi
ve yüreğinden kanı zorla çekilmiş bir mazlum ten
bir sabiyim sanki
öylesine çekmişim işte
kollarım kanatlarımı kıvrılışta içime ben

bu gidiş hiç hayra alamet değil
her halde ben aşk ile toprağımı çok mu sevdim
sakın haddinden büyük işlere kalkma oğlum
dur durduğun yerde
belki de ben
bir günah keçisi miyim ne
gelen de giden de hayıflanır yüzüme

buna can mı dayanır sanki ve de öyle bir şey ki bu
maden ocağı karası sürülüyor beni oraya diri diri gömenlere
cehennem zebanisine dönüşürüm o zalimin elinde
nasıl desem nasıl anlatılır ki duygu
yakılıp da yıkılıyorum kardeş in elinde
daha nasıl da koysam ki özü vitrine
kolu ve kanadı kırık bir fakirin mahcupluğunda
yağmurların göğü yere serişi gibi
toprak isyanı erozyonlarla akıyorken
için için içimiz boşaltılıyorken
şöyle bir oh diyerek bir iç çeksem
şöyle bir de kıpırdayabilsem
gün görmüş gibi çıkacağım meydana
sende artık karşımda dur durabilirsen

tüm duygularım yine karıştılar birbirlerine
varla yok arası hiç bir şey seçemiyorum ne ne nedir ki
bir yürekte bülbül gibi şakıyamıyorsan neye yararsın ki
vurulunca Türklük kahpece şah damarından
beynimde bir gök gürültüsü olup da patlar
veda ediyor bu demde kuruluğuna gözlerim
bir çocuk sesi belki içimi açar
çığlık çığlığa
dedemi özledim ben o nenemin kem gözlerinde
yüreğim gitti gidesiye her yer hep karanlık
bundandır muhtaç kalışım geceye

bir açabilseydim içimi
bir an dökebilseydim dilimdekileri
bahanelerden de bıktı dil dönmekten
kutu kutu bölüştürülüp didişirken çıkarlar
gerçeğin yüzü de ne kadar berrak
çek hakikatleri gözlerimin önünden gözlerim kamaşıyor
o görkemli yalanların yanın da

kan ve haykırışlara bu vatan mahkumken
o al bayrağın boynu da bükülmüşken
tüm bunları atalarım bilip görmemesini dilerdim
yeter deyişte gelseler üstüme yer ve arşıyla
hemen cevap vermek isterdim
vatan ve bayrak uğruna bir harbiye marşıyla

ille velâkin
ne yazık ki bazen vatan ve bayrakta yas bağlıyor
döneklik artınca
elleri böğürlerinde bağlı kalıveriyor
vatan evlatları tarafından kahpece ihanete uğrayınca…




(15.11.2014) AZAP…