Kaybolan şehrin çıkmaz sokak tarifesinde,
Sahipsiz gölgelerin sığındığı yer mi var?
Yaşadığım ömrümün veda arifesinde,
Gidişimin ardından yas tutacak yar mı var?


Sahte tebessümleri gerçek sanıp kanarken,
Sevdiklerimi alıp hayat beni sınarken,
Bir kıvılcımda bile umutlarım yanarken,
Harlanmış yüreğimi söndürecek kar mı var?


Sözleri törpüleyip üstüne tuz ekilse,
Duyguları hapsedip gözlere mil çekilse,
Kapılar kilitlenip nöbetçiler dikilse,
Dilde aşikâr olup bilinmeyen sır mı var?


Beni benden başkası nedense dinlemedi,
Uçuruma giderken kimseler önlemedi,
Yar bildiğim vefasız derdimi anlamadı,
Sırtımı döndüğümde vurmayacak er mi var?


Yelkenlerim duruldu görünce son limanı,
Rabbim eksiltmesin bu içimdeki imanı,
Gel ahirden ahrete hicretimin zamanı,
Kalıp mücadeleye dayanacak ser mi var?

Hüseyin ZARAR