10
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
2332
Okunma

kibirden burnunun önünü göremeyenlere..
insana kıymette kusur edenlere..
kendisinden başkasını değer vermeyenlere..
heeyyy sen….
sözüm sana..
aşılamaz dağların yücesindeki
dik yamaçların yalçın doruklarında
rüzgar olup gezinen
kanat taksan ne çıkar
başın göğe erecek kadar uzasan
ya da bulutların üstünden
baksan cümle aleme
bulut olsan ne olur
ıslatmaz ki, senden düşen toprağı
aksine çöle döner yeryüzünün tamamı
kaçırırsın bereketini ürünün
sadık yar olmaktan da çıkar
hoyratça gezindiğin tüm yerler
bakıldığında yüzüne, maazallah…
kışa döner bahardan esintiler
hazan bile görmeden
zemheridir, daldan yaprağı döken
umarsızca çürürken
kara topraklar altında
kor ateşlerde, çığlık çığlığa
tabiat ananın o sımsıcak bağrında
sendendir..
senin fıtratından…
ömrümüzü talan eden hoyratça
karartan gündüzleri
gecelerden de zifiri
ne şöylesin, ne böyle
ne doğrusun, ne yanlış
ne haklısın, ne haksız
ne varsın, ne de yok
öyleyse...
olsan da olurdu
olmasan da
hiç olmasan daha mı iyi olurdu acaba
kaybediverdin kendini
nerelerden geldiğini unuttun
nereye kadar gidebileceğini bilmeden
söyle..
nesin…
nerelisin..
bir ağacın kovuğundan mı çıktın sen
yoksa yarığından mı bir taşın
ki.. hiçbir kula benzemiyor
hasletin, gayretin ve telaşın
görmez misin..
yakıp yıktıklarını
hissetmez misin...
ensenden, sayıp döktüklerini
duymaz mısın...
bir zerre, içinde
nedametin sesini
bilmez misin…
en son nefesin ardından
hiç bitmeyecek sandığın
hayatın hitamında
çizginin öte yanı
mahşerde
Yüce Divan’ da
dâra çekileceğini mutlaka
30.09.2014
5.0
100% (18)