25
Yorum
21
Beğeni
0,0
Puan
2058
Okunma

Kutsal sevgimize yüzün çevirip
Çekilip kenara baktığın yeter
Gönül kalesini hırsla devirip
Yüreği çengele taktığın yeter
Sıyrılıp da gittin böyle zamansız
İçimdeki yangın yanar dumansız
Allahın zalimi dinsiz imansız
Her gün bir yanımı yıktığın yeter
Hasret belim büker boynumu eğer
Yokluğun ölüme bil ki eş değer
Ayrılık harında pişerken ciğer
Uzaklara çivi, çaktığın yeter
Var mı benim gibi yoluna ölen
Derdini dert edip riyasız bölen
Bitimsiz tutkuyla kapında kölen
Her dem canıma od, tıktığın yeter
Üstünkörü arzu, yoksul temaşa
Köreltti duyguyu döndürdü taşa
Yüklenip körüğü koşma ataşa
Her konuda haklı, çıktığın yeter
Bağladın elimi düşürdün zara
Kırpmadan gözünü çektin hızara
Hangi gönülde var böyle manzara
Ocağıma incir diktiğin yeter
IŞIK dinmek bilmez şair telaşım
An huzuru döver belada başım
Tattan tuzdan ırak kaynarken aşım
Avuç avuç zehir döktüğün yeter
Azimet IŞIK 28.08.2014 Saat.10.10 Şile İSTANBUL
Temaşa; hoşlanarak bakma, seyretme:
üstünkörü; İnceliklerine inmeden, özen göstermeden, gelişigüzel, şöyle bir, baştan savma:
Beni ataşlara, attığın yeter
Külümü dumansız, yaktığın yeter
Durup da el gibi, baktığın yeter
Sevdan çile ise, çekmem bilesin...dağ gülü
Bu şiir bu güne öyle yakıştı,
Sanki şu zamana genel bakıştı;
Nice davalarla aynen çakıştı,
Hepsi der çektiğim, çöktüğüm yeter....sakaoğluhasankucuk