7
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
2070
Okunma

Bu bir sevda türküsü düş getirin bulutlar
Kurudu göz bebeğim yaş getirin bulutlar
Yanıyor bütün sahra kış getirin bulutlar
Soldurmaz çiğdemleri yıkar yaşımız bizim
Cennet gülleri gibi kokar başımız bizim
Bütün güller solunca ölüm çıkar azıktan
Söyle haberdar mısın kurulan her tuzaktan
Gönül gözüyle baktım bir uzaktan uzaktan
Gözlerim filizlenirler kurur arkımız bizim
Kırılınca dişliler durur çarkımız bizim
O efsunlu saçların gök yüzüne dağılır
Hem leyli gecelere hem gündüze sağılır
Zambağın kokusundan kelebekler boğulur
Dün ufalandı bitti kalan gün zaman bizim
Mehtabın kahrı için çalan ney keman bizim
Kamil olan kamilden duyduğun her söz bir gül
Kıyametten mi kalma söndürdüğün o son kül
Dolaşır maverayı ya siyah ya beyaz tül
Şöyle yaslanıp umut veren dağları bizim
Eteğinden gülleri seren bağları bizim
Rengarenk gök kuşağı sanki kemer belinde
Güneş yıldız bir yanda ay bir yanda elinde
Ağladıkça kül’ateş’toprak’söner selinde
Enbiyanın gözünden akan sırmalar bizim
Evliyanın gönlünden bakan turnalar bizim
Harun YILDIRIM
17/09/2014
5.0
100% (11)