0
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1161
Okunma

bazı anlar vardır
dilinin ucunda müebbet yemiş keşkeler
gökyüzüne haykıramadığın çığlıklar
yağdıramadığın yağmurlar ve sarılamadığın gökkuşağı
işte böyle bir andı gidişine kalışım
oysa
bakışlarında vurulmuştum yar
bakışların ki
bazen tüm günahlardan arınmış durgun bir su
bazen de sığ denizlerimde kopan bir fırtına
ki ben
........ne çok sen kazımıştım seyir defterimin tuzlu tenine
derinliğinde kaybolmuştum
ki bazen girdaplarında savrulmuş bir mülteci
bazen de hiç ayılmayacak kadar sızmış bir ayyaş
ki ben
........ne çok sen yüzdürmüştüm kadehlerimde
ağladım
evet çok ça ağladım içime
ki sen bilmezsin
içimde renkleri tarumar olmuş binlerce uçurtma olduğunu
bilemezsin
yüzdüremediğim kağıttan gemilerimi
yarım kalmış öykülerimi
bilemezsin idam edilmiş çocukluğumun parmak uçlarımda oluşunu
işte bu yüzdendir
tüttürdüğüm her türküdeki siluetin
içime çekip çekip bırakamadığım gülüşlerin
ki en çok ta tenimde seferler dolusu yüzdürdüğün nefesin
bu yüzdendir
yokluğuna çokluğum
sokak sokak titreyen bir şehir olsam da
kaç adımdı yokluğun sayamadım
ve ben bil ki gittiğin uzaktayım
sen yinede bakma bana öyle
ben
.....dünde
.............bugünde
.........................nereye baksam ve ne yana dönsem sana çarpıyorum zaten...
İlhanaşıcı
eylülikibinondört
5.0
100% (5)