8
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1218
Okunma
çözülmeye
sofradan başladık.
ilkin çorba geleneğini yıktık
mc donald’s ların kapısında
sıra ayinlerinde
ve üç otuz paraya satarak
yüzyılların emeğini.
çözülmeye ilk sofradan başladık
ağam paşam ilk sofradan.
sofra bezlerini kuşların yerine
çöplere silkeleyerek.
ve muhabbetimize
sohbetimize buyur ederek çözüldük
televizyonlardan salyalarıyla gülen
gavur parasıyla üç kuruş etmez insanları.
ve açlara başımızı çevirerek
ve unutarak şükrü
ve çözüldükçe
daha bir karışarak
artık bizi yemeye başladık
’ben’ sofrasında
’bir an’ da biçilmedi başaklar
ataların miras genleri
savurdu tohumları toprağımıza
tam da mevsiminde
ve yağmur ve güneş ve umut
ve sabır
’bir an’ da devrilmedi kaleler
’bir an’da düşmedi ocağımıza ateş
’bir an’da tutuşmadı bu coğrafya
bir sürecin sonucudur gözlerde yaş
ve Irak ve Afganistan ve Çeçenya
ve Hollywood
direnişin alfabesini
öğretemeden çocuklarımıza
tam da çözülmenin eşiğinde
ve zulüm ve esaret ve emperyalizm
’bir an da olmayacak’
hiçbirşey.
’hiç birşeyin bir an da olmadığı gibi’
yeniden
çözme vakti, çözülenleri
halkımın çocukları,
kara gözlü çocukları
bilin ki;
susmayı istemeyenler kadar,
ve her şeyi bilenler kadar
ve bir ala ceylan kadar
hedefsiniz
ve bilin ki;
yenilmedik hâlâ
’üstte gök,altta yağız yer
delinmedikçe’ de yenilmeyeceğiz
dem;
çözülme dem’idir,
kadim bir yeminin ateşinde